günlük ve saatlik pik taleplerin Marmara Bölgesinde inşa edilecek bir LNG terminali ile karşılanabileceği ortaya çıkmıştır. Bu neticeye göre 1990 yılında LNG terminali inşaatına bağlanmıştır. Aynı çalışma 1989 Eylül ayında kapsamı genişletilerek revize ettirilmiştir. Söz konusu çalışmada, halihazırda temel mühendislik çalışmaları yapılmakta olan doğal gaz ana iletim hattının Ege, Karadeniz ve Çukurova'ya uzatılması- projeleri de dikkate alınarak doğal gaz sisteminin depo ihtiyacının belirlenmesi ve ideal depo yerinin tespiti çalışmaları yapılmıştır. -Bu çalışmadan elde edilen neticeler aşağıda özetlenmiştir. Depolama ihtiyacı daha çok şehirlerin ısıtılmasıyla gündeme gelmektedir. Şehirlerin ısınma amacıyla taahhüt edilen gazı kullanmaları ancak 1992-1996 yıllarına isabet etmektedir. Yani pik dönemlerdeki ilave talebi karşılayabilmek için depo kullanımı ihtiyacı 1996 yılından sonra olabilecektir. -Marmara ereğlisinde inşa edilmekte olan LNG terminali 1992 yılından itibaren İstanbul ve Ankara illerinin daha sonra ela Bursa, Eskişehir ve izmit'in neden olacağı pik yükleri karşılamada bir ölçüde depo görevi yapacaktır. LNG ithalatı ile ilgili anlaşmada yaz-kış dengesikurularak bu imkan bir nisbette yaratılmıştır. -Marmara Bölgesindeki kullanıcıların bir bölümünün kesintili müşteri olması yeraltı depo tesisinin öncelikle iç Anadolu Bölgesinde yapılması tercihini doğurmaktadır. Gelecekte inşası planlanan Çukurova, Ege ve Karadeniz iletim hatlarının devreye alınması ile pik tüketime sebep olan talebin % 461s1 Orta Anadolu Bölgesinde yoğunlaşacaktır. Bu nedenlerle, doğal gaz kullanıcılarına sürekli gaz sunumunun sağlanabilmesi için gaz sisteminin büyük ölçekli birdepo tesisine ihtiyacı olduğu görüşü kesinlik kazanmış olup Orta Anadolu Bölgesinde yeraltı depolama tesisi kurulması hem pik tüketimleri karşılamamada güvenlik hem ele ekonomik avantaj yaratacaktır. Bu sebeple; BOTAŞ 1988yılından beri doğalgazınyeraltıncla büyük ölçeklerde poroz ortamlarda (tüketilmiş gaz ve petrol sahalarında, akiferlerde) ve tuz mağaralarında depolanabilirliğinin araştırılmasına yönelik jeolojik etüdleri sürdürmektedir. Trakya Bölgesinde yapılan çalışmalarda doğal gazın yer altında depolanmasına uygun porosite, perıneabiliteye sahip jeolojik yapılara henüz rastlanılamamıştır. Tuz Gölü havzasında TPAO'nun yapmış olduğu jeolojik araştırmalar ve sondajlardan büyük tuz kütlelerinin olduğu bilinmektedir. Bu tuz kütlelerinden Konya ovasının doğu uzantısında Tuz Gölü güneyinde, Sultanhanı yöresinde bulunan tuz kütleleri yeraltı depolaması açısından potansiyeli en yüksek yer olarak tespit edilmiş ve bölgedeki jeolojik çalışmalara devam edilmektedir. BOTAŞ tarafından şimdiye kadar yapılan jeolojik çalışmalar sonucu belirlenen potansiyel yerlerde (Trakya Bölgesi, Tuz Gölü Havzası) depolama olanaklarınını kesin olarak belirlenebilmesi için jeolojik araştırmalara devam edilmesi planlanmıştır. 13
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=