"2006 yılında 60 şehre doğalgaz götürmeyi planlıyoruz. Bu da çok büyük bir iddiadır. Türkiye için hakikaten çok önemli bir gelişme olacak." Sonuçta bu tedarikçi ülke ile BOTAŞ ve ilgili şirketler arasındaki bir konu ... Biz sadece düzenlemelerimizi yürürlüğe koyuyoruz. Bize 41 civarında şirket başvurmuştu. 37 tane şirket yeterlilik aldı. Kurumumuz bütün iş ve işlemlelararası alanda bir enerji köprüsü olabilmesi için sağlam, güvenilir, rekabete dayalı bir serbest piyasayı oluşturması gerekir. Kontrat devirleri de bu yönde bir adımdır ve Türkiye'nin bu köprü niteliğini daha çok ön plana çıkaracaktır. rinde tamamen eşit, taraflar ara- Türkiye uluslararası enerji oyuncuları sında ayrım gözetmeme ilkesi doğrultusunda hareket ediyor. Bu konuda gerçekten şu ana kadar yaptığımız işlemlerde objektifliğimizi hiçbir zaman yitirmedik, herkese eşit davrandık. Aksi bir durumda zaten birdüzenleyici otorite söz konusu olamaz. Enerji piyasasının yeniden yapı landırılması açısından Türkiye bir devrim, bir reform süreci içerisindedir. Bu süreç çoğu ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de biraz sancı lı geçecek. Bir anlamda yerli Türk sermayesi, Anadolu sermayesi bu işin içine giriyor. Bu da çok önemli bir gelişme. açısından artık cazip bir ülke konumuna gelmektedir. Kontrat devirlerinin ikinci aşamasında bu durumu çok daha bariz bir şekilde hep beraber göreceğiz. Doğalgaz piyasasında 2006 yılı hedefleriniz nelerdir? 2006 yılında doğalgaz götürülmüş şehir sayısını 60'a çıkarmayı planlıyoruz. Bu da çok büyük bir iddiadır. Türkiye için hakikaten çok önemli bir gelişme olacak. Ve esasında bu ülkeye doğalgaz 198 7 yılında gelmesine rağmen Anadolu'daİ<.i insanımız doğalgazla yeni tanışıyor. Sadece 5 büyük şehirde doğalgaz kullanılmaktaydı. Pek çok noktadan konuyu bilen ya da bilmeyen bu konuya ilişkin belli açıklamalar yapıyorlar. Özellikle insanımız, önce komşum doğalgaz kullansın, sonra ben alayım, diye düşünüyor. Bir zararı, bir olumsuzluğu olabilir mi, pahalı mıdır, diye düşünüyor. Bugün yıllardır doğal gaz kullanan şehirlerden bana doğalgaz bağlanmıyor diye çok sayıda şikayet geliyor. Doğalgazla yeni tanışan şehirlerimiz de bu noktaya gelecektir. 3 Ekim 2005 tarihinde başlayan AB müzakereleri ülkemiz gündeminde önemli bir yer teşkil ediyor. Bu nedenle AB üyelik sürecinin Türkiye enerji sektörü üzerine etkilerini ve AB üyelik sürecinde Türkiye enerji sektörünün durumunu değerlendirir misiniz?___ Avrupa Birliği müzakere süreci Mayıs ayında başlayacak, tarama yapılacak. Ancak şunu önceden belirtmem gerekir ki, bizim mevzuatımız, uygul adığımız kanunlar, ikincil düzenlemelerimiz AB direktifleri ile uyumludur. Sadece uygulamada sorunlar ve sıkıntı lar var. Bunlar da EPDK'dan kaynaklanan sorunlar değil. Ancak Kontrat devirlerinin hukuki prosedürü tamamlandıktan sonra tüketiciye ne yansıdığını hep beraber göreceğiz. Kontrat devirleri ile Türkiye'de şu an kullanılan gaz miktarının yüzde 20'si özel sektöre devredilmiş oldu. Bugüne kadar 70 milyon Türk insanı biz kurum olarak bu sorunları da doğalgazı biliyor, diyemeyiz. Ar- . kendi üzerimize alıyoruz ve çözülkadaşlarımızın bu konudaki ça- mesi noktasında bunları üstleniBöylece gaz tedarikçisi bir kuruluş var iken, bu beş kuruluşa çıkmış oldu. Burada özel sektöre dayalı serbest piyasa kurulması yönünden de çok önemli ve kalıcı bir adım atılmış oldu. Türkiye'nin ulus- _ , Doğal Gaz Dergisi, 2006/1 lışmaları her türlü takdirin üzerindedir. Önümüzdeki-en büyük hedefimiz Türkiye'yi tamamen doğal gaza kavuşturmaktır. Doğal gaz, üzerinde çok spekülasyon yapılan bir enerji kaynağı. Maalesef bu konudaki bilgiler de çok fazla sağlam değil. İnsanlar bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyor. yoruz. Bu kapsamda zaten özelleştirmeler başlayınca 2006'da önümüz açılmış olacak. AB müzakere süreci zor bir süreç, uzun soluklu bir süreç olacak. Bu açıdan bütün kurumların serbest piyasa adına çalışmalarını biraz daha yoğunlaştıracağı bir süreç ola caktır. ~
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=