Doğalgaz Dergisi 50. Sayı (Mayıs-Haziran 1997)

etmek lazım; bu kaçak elektrik, ölçülemeyen ama kullanılan, fÖa trunreağt ian h, abkeknu kg ee tçt ier inl el emr de ey eGn üe nneeyr jdi doi ğr. uK aAçnaakdeonl ue r j Pi yr ioöj en sl ei ' mn deel i ybi zi r. geziye gittim. İki tane ilimiz var; birisinde kayıp, kaçak oranı %50- 60'Iarda, diğerinde ise bu oran %1 2-1 3'Ierde idi. Kay ıp, kaçak oran ın düşük olduğu ilde çatılara konan güneş kollektörlerinin, yani ısıtıcıların daha yaygın olarak kullanıldığını gördüm. Diğer ilde, yani kay ıp kaçak oranının yüksek olduğu ilde ise güneş ki nosl al enkltaörral e rvi epr de ikğ yi ma yi zg ıen l edket ğr i iğl di ni . dB eu ğdear i nş iunn uk ai fraş dı l ıeğ ıendı i yaol dr , b i z o ığımız zaman, elektrik daha verimli kullanılacakt ır. Tabii dağıtımda alınacak önlemler de vardır. Dağ ıtım sistemlerinde alt yapının iyileştirilmesi bunların baş ında gelmektedir. Büyük şehirlerimizde 34,5 kW'la dağıt ım yapacağımıza, 6,5 kW'la yaparak kayıp ve kaçaklar ımızı arttırmaktayız. İşletmelerin iyileştirilmesi, kayıp ve kaçaklar ın önlenmesi gibi konulara önem vermeliyiz. Mel ih AKALIN (Çevre Bakanl ığı Müşaviri) Çevre Bakanlığ ı, çevre konusunu ds eekğteörrl üennüd idr ier kğei l n, ,b süat üdne csee ket ön rel er jri arası nda belli bir uyumu s u a yg ğ u l a la y m a a n ya b p i a r r. p l a n l a m a v e Skoanlkzamanlarda, ülkenin hızlı ı nma temposuyla, nüfus art ışı gerçeği altında, sektörlerin yüksek talebi karş ı layan ve yüksek maliyet gerektiren ihtiyaçlar ı nedeniyle çevreyi göz ardı etmeye çal ıştıklarını görüyoruz. Onun için biz Çevre Bakanl ığı olarak sektörlere yatır ımlarının ilk aşamasında çevreyi dikkate y a a la p rak programlarını ona göre yapmalarını öneriyoruz. Zira bu ılmadığı taktirde, daha sonraki aşamalarda hepimizin bildiği, olmamas ı gereken sorunlar ortaya çıkıyor. Enerji sektörü de çok kboonyuutttlua., Eulelakşttrıirkmeandear,jistiairhtiyaç maddesi olarak sanayimizde, ı m sektöründe kullandığımız temel girdilerden birisi ve hedeflerimiz itibariyle bakt ığımızda çevresel aç ıdan da temiz bir enerji kaynağı . çEenverrejisesel katöçründe kaynaklar itibariyle, hepimizin bildiği gibi ıdan sorunlar yaratan durumlar söz konusudur. Dolay ısıyla hepsinin teknoloji bazı nda, bir çevre maliyeti oluşturmas ı gerekir. Bu maliyetler dikkate alınmadığında, yüksek yat ı rım potansiyeli talebi içerisinde, çevre tekrar göz ardı edilebilecek bir noktaya gelebilir. İşin yatır ım boyutunda ele alınmas ı nda büyük fayda vardır. Zira hepinizin bildiği gibi geçmişte yapılan elektrik enerjisi santrallerimiz için, yatır ımların azald ığı bir dönemde iyileştirme çal ışmaları nda bir miktar gecikme meydana gelmiş ve bu gecikme bazı sorunlara neden Enerii tasarrufuna yönelik kaynaklar olarak baktığımızda, ç evrenin bir başka boyutu olarak yenilenebilir enerii kaynaklarımıza öncelik vermek gereklidir. olmuştur. Dolayısıyla bu tür sorunların yaşanmaması için çevresel y m a a p liyetlerin işlevselleştirilmesi, buna göre ekonomik analiz ılması ve finansmanın da buna göre oıiaya konması her zaman için en doğru çözüm olacakt ır. Skaaynntraaklllearraiçibnadğiğl er bir konu, özellikle yer seçimi sorunudur. İthal ı olarak kurulacak santrallerde yer seçimi yine yasamızda, yönetmeliğimizde yer aldığ ı biçimde çevresel etkiyi değerlendirme çalışmas ı çerçevesinde dikkate alınması gereken T gb ü i l r o r k db i u y a r e l u ' dm e a k on i l l m m a e m a v k d z ta u a a d tır ı . n u lguestli ar driağ ri saos rı u ma lnu ll uakşlma raylearri nı en g egtei rti liirr kdei ğn ,i yükümlülüklerin de dikkate alınması gerekiyor. Türkiye, çevre Doğal Gez Dergısı 194 Agenda k k onulu uluslararası anlaşmalar çerçevesinde bir takım emi_syon ısıtlamalarını gündeme getiren sözleşmeleri, 1992 yı l ı-iklim Di l ee ğTi üş ri kkli iyğei 'Syöi , z çl eeşvmr eeysi i çkei rrl çeet ev en s üi nl kdee i kmoznaul ammu ınş taı r . gZei rt ai r mb ui ş sl eörzdl ei rş. m- B eu durumun değiştirilmesine kadar, bu sözleşmenin imzalanmaması, o zamanki yönetim taraf ından uygun görülmüş ve şu anda da tdaükzt ei r ldt iel m, Teüsri kn iey ey öd en ebl iuk sçöazbl eaşl ma redy ee vt aa rma fevt em be uk tneudni rg. eB tui r dmüi şz eol ltdi l du ği ğui yükümlülükleri karşılam ış olacaktır. Ebni re rbj iat şaksaa r rbuof uynuat uy öonl aerl iak kk a yyneanki ll ae rn oe lbairl iar kebnaekrtj ıiğ ıkmaı yz dn aa ,k çl aerv re n i n ımıza ögnöcrüeşliükmveürdmeesktegkelermekelkidtier.dBiru, skaonnudaki çalışmalar ve programlar ıyorum aykırı bir görüş de yoktur. Diğer bir konu fosil enerji kaynaklar ı, kirletici olmasına rağmen Dünya enerji piyasasına hakim bir konumda olmas ı nedeniyle, bunlar ı daha temiz kullanan teknolojilerle kullanarak ülke ekonomisine, enerji sektörüne katmak zorunday ız. Bunları yilkapsaırrakdean ddoeğ, aTlügrkaizyeb'udleunsmonakztaamd anlarda fosil kaynaklar içinde ır. Doğal gaz yatırımları, tercih ek idki l öe mn üb ri rki nacyi ln kaak yl anraı ,ky oe lral i rvaek i tdhüaşl üonl mü l ma ke kü tzeedr ier. kDual l ah an ı lsaocnarkat ı rt .a Bb ui i dk ai kyknaat ke l aar lı adraa,kç egvertei rsiel el cs eo kr u tnel adrbı ,i rbl eörl ig ebseer l avbeehr ai nt dt ae k dü rüeşsüenl mb oeyl iuyt itza. Türkiye'nin enerji ihtiyac ını Sayın TEAŞ Genel Müdürümüz ifade ettiler. 15 y ıl içinde 3 katına, 20 yıl içinde 4 katına çıkarmayı Ahendceafkledbiuğimsoizrubnirlasrektörde, sorun olmaması diye birşey olamaz. ı hep beraber, kamu kuruluşları, gönüllü çköuzrumlueşkladrurbuirmlikutneddaeyğerlendirip, dinamik programlar içerisinde ız. Bir taraftan yüksek birincil enerji kaynağı talebi içerisindeyiz, bir taraftan yüksek yat ırım finansmanı sıkıntısı içine gireceğiz. Bir taraftan da çevresel değerlerin korunmas ı için, teknolojik ve idari yatırımlar ın dikkate al ınması zorunluluğu var. Sektör bunlar ı hep beraber yapabilecek güçtedir. Bu tür toplantılar ve görüşmeler aslında h ızlandırıcı, sorunları gündeme getirici toplant ılar olmaktadır. Biz bu sektörün hızl ı gelişmesini tabii ki yaar zşua me dai y, oi nr usza,na myaaş abmu nı nuay az paar ar kr evne rbi li mr beasşi nk ae sdeek tköar er şyı ya d a d o ğ a l ız. İşte bu tür sorunlar ı ortadan kaldırmak üzere hem yasal çerçeve içinde, hem de bu koordinasyon çal ışmalarıyla düzenleme gibi bir gÇöerverevimbaizkolduğunun bilincindeyiz. ımından, enerji sektörünün global etkileri hepimizin vbeildaisğitiygaibğim, yuarlpaırlan emisyonlarla iklim değişimi, bölge kirlenmesi ı şeklinde sorunlar olarak karşımıza çıkıyor. Bütün mesele emisyon azalt ımlı enerji plan ve programlarının buna göre yapılmasın ı sağlamaktır. Ve hepimizin bildiği gibi, ana ep lrdeen sei tbmi me ikz. yYeat en ri l şi , ugnüuv de inyi el i rm, eekyoi zn: o" mP ai kr av me t eb mu ikzabdi ra er, ni emr kj i ak naı ymn abğuı kadar, kusura bakmayın çevreyi dikkate alam ıyorum." Bu bilinçle, yapıcı önerilerle, konuyu başlang ıcından son aşamasına kadar dkeikrkeadteahaalmifaakdezoertumnedkaisotilydourğuumm. uzu, bu toplantı vesilesiyle bir o oÖ l l a m z r e u a ll ş k ik t u y le r e . n j A e il o e mt n a e e r b g m i e l a i l r e l e c e n e n e k e t r e r ji j , i k ö a k r a y n y n e a n ğ a ki l k n a l a r b ı r n u ı a k 5 d u 0 e l l s a y t ı e n l k ı i l ç m v in e a d r s d e ı i , ğ i l y i e m e i n i l z g il p e ili r n , o e a j b e k l i e t li i r r f g ae ü d n n e a d r p j e t i e m k a o d y l e m n a o as k la ı l a n a r ç ı b n ı u s d akna ygnüank el aşr ae nTeürrjki si yi ,e 'fnüizny odne eg neec irkj ims i e gd iebni ından, her türlü araştırma geliştirme ve teknoloji uygulamasına destek olmay ı düşünüyoruz. Ve bu şekilde Çevre Bakanl ığı olarak uluslararası yükümlülükleri de dikkate alarak, sektörün ilgili birimleri aras ı nda koordinasyonu sağlayacak ve onlara yasalar çevresinde yap ı lması gereken işlemleri de belirten bir konumla, düzenleme uyar ısında her zÇaemvraenyi bsoulnunaaşcaamğıazl.ardaki engelleyici bir ifadenin gündeme yg öe lnmeel i ski nsdöeynl ebme iny ao çr ıukmç a, raamh aat s ıi zh toi yl uaycoar ubmi n. aB eu nn u bkuu nr uu l nu ş gl aör zı ma ırzda ı edilebileceği konusunda bazı göstergeler olmuştur. Bunun yanl ış Ma ıs-Hazıran'97 Sa ı 50

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=