Doğalgaz Dergisi 50. Sayı (Mayıs-Haziran 1997)

272 ........ GD • • • • • • • • fiyatlarına ZAM gereklidir. KAÇINILMAZ'dır. Yurt dışından satın alınan doğal gazın satın alınma fiyatı uluslararası piyasada teşekkül eder. ABD Doları/ Türk Lirası oranı devamlı artarsa doğal gaz fiyatına BOTAŞ'ın zam yapması normaldir. Basınımızın, doğal gaza yapılan zamlar ile ilgili haber yaparken, son iki yıllık uluslararası ABD Doları /TL geçinme endeksini ve doğal gaz zamlarını vatandaşa grafikler halinde vermeleri daha uygundur. Hükümetlerin Belediyelere bağlı İGDAŞ-EGO gibi kuruluşların maliyet ve satış fiyatlarını denetleyip, vatandaşa sirkülerle bilgi vermesi yararlı olur. 4. Doğal Gaz Temininde Yaşanan Darboğazlar ve Geleceği Ne Olacaktır? Türkiye'nin bilinen doğal gaz rezervi çok azdır. Halen Rusya'dan boru ile Cezayir'den gemi ile (LNG) doğal gaz alıyoruz. Bunlar bugün dahi yetersizdir. YEMENKATAR-NİJERYA ve LİBYA'dan gemi ile, IRAKTÜRKMENİSTAN-AZERBEYCAN-İRAN ve MISIR'dan boru ile doğal gaz alma görüşmeleri devam ediyor. En erken gaz gelişi 1999-2000 yıllarıdır. Bu sürede Rusya ve Cezayir gazının miktarı arttırılabilir. Doğal gazın ısınmada, sanayide ve elektrik üretiminde kullanılması kolay, temiz ve ekonomiktir. Bu sebeple doğal gaza talep hızla artacaktır. Doğal gaz yurdumuzda şehir, kasaba, köy ve mahallelere ulaştıkça da talep artacaktır. . Devlet, elektrik enerjisi politika ve yatı.rımlarını gerçekçi programlarla ve diğer kaynaklarla dengeli bir uygulama içinde yapmadıkça, doğal gaz talebi daha çok artacaktır. Mevcut doğal gaz talebini yurt dışından karşılayabilmek için, uzun vadeli anlaşmalar ve yatırımlar yapmak gerekir. Ayrıca yurt içi dağıtım hatları, pompa, basınç düşürme ve dağıtım merkezleri ve depolama tesislerinin inşası gerekir. Bu gerekenleri yapacak maddi imkanlar çok sınırlı olduğuna göre, talebi kısmak lazımdır. A- Konut ısıtılmasında şehir ve kasaba doğal gaz boru ve basınç düşürme istasyonları tesislerinin yapım işleri, yıllara yayılan programlar içinde yapılmalıdır. 8- Sanayinin ısı enerjisi ihtiyacının temininde, doğal gaz yerine fuel-oil ve kömür kullanılmalı ve çevreyi kirletmeyecek tedbirler alınmalıdır. C- Özel ve kamu sektörü elektrik üretiminde doğal gaz yerine fuel-oil ve kömür kullanılmalı ve çevreyi kirletmeyecek tedbirler alınmalıdır. Bu tedbirler vatandaşı, sanayiciyi ve politikacıyı memnun etmez ama, yurdumuzun uzun vadeli menfaati gereği tedbirleri imkanlarımız oranında almalıyız. Bu tedbirleri almaz, disiplinli olmazsak ne •••••••••• olur? Para harcar, doğal gazlı ısı-buhar santralleri, kimya sanayi ve elektrik santrali kurarız. Doğal gaz yetersiz olacağı için sıra ile çalıştırır ve sıra ile ısınırız, sıra ile elektrik ve buhar üretiriz. Kesintili ve kısıtlı olarak çalışır, daha çok zarar ederiz. Çünkü sağlanan doğal gaz yeterli olmayacaktır. 2000 Yılına kadar, halen çalışan elektrik santralleri dışında yeni doğal gazlı elektrik üretimine izin verilmemelidir. Kömür, fuel-oil, su, doğal gaz, elektrik enerjisi talep ve üretim dengesi için uzun vadeli gerçekçi bir program yapmalıyız. Şimdiden bilinçli olarak bazı kısıtlamalar tespit edip, ciddiyetle uygulamalıyız. Vatandaşa durumu vetedbirleri açıklıkla izah etmeliyiz. 5. Doğal Gaz Kullanımında Tüketicinin Bilgi Durumu Ne Düzeydedir? Konut sahıbi ve sanayici iki ayrı tüketici gruptur. A- Konut sahibi tüketiciler; apartman yöneticileri, kat malikleri, apartman ve villa yapıp, satanlardır. Apartman yöneticileri ile kat malikleri büyük çapta reklamların, bunun dışında da kazan daireleri ve kat kalorifer tesisleri yapan bayi ve tesisatçıların etkisinde kaldılar. Bayiler ve tesisatçılar da reklamların etkisinde kaldılar. Ancak meslek kuruluşları ile tüketici derneklerinin bu hususlarda organize olarak tüketiciyi bilinçlendirmeleri gerekir. Almanya'da olduğu gibi ciddi ve güçlü KAZAN ve BASINÇLI KAP TÜKETİCjLER DERNEĞİ, hatta federasyonu kurulmalıdır. Bu dernek ve federasyona daha güçlü olarak sanayi kazanları (ısı ve buhar kazanları-basınçlı oksijen, azot, karbondioksit, hidrojen gazları ile asit tankları) kullanan sanayiciler de üye olmalıdırlar. Türkiye'de üretilen her kazanın üreticisinin GARANTİ'sini de kapsayan bir KİMLİK KARTI olmalı, hükümetçe yetkili kılınmış bir kuruluşça üretim süresinde ve sonunda denetlenip, kazanlar damgalanmalıdır. Kazanların kullanılmaları süresinde, yetkili makina mühendislerince yıllık denetleme ve basınç deneyleri yapılıp, kimlik kartlarına işlenip, imzalanmalıdır. Kaza ve patlamalarda, bu kimlik kartı mahkemelerde delil olarak kullanılmalıdır. B- Sanayicilerde de gerekli düzeyde bilgi birikimi ve bilinç gelişmedi. Sanayicimiz dahi kalite ve güvenden çok, fiyatına bakarak kazan ve basınçlı kap satın alıyor. Büyük çoğunluk Türk Loydu ve TUV gibi kuruluşların sertifikalarını istemiyor. Sanayicilerin de; satın aldıkları her kazan ve basınçlı kabın Türk Loydu, TUV veya KAZAN ve BASINÇLI KAP TÜKETİCİLER DERNEĞİ'nce denenip, damgalanmasını ve KAZAN KİMLİK KARTl'nı istemesi ve koruması gerekir. Ayrıca CE uygunluğu temin edilip, kontrol edilerek CE işareti damgası da vurulmalıdır. Söyleşi imkanını veren Suat Müftüler'e teşekkürlerimizi sunarız. K.B.S.B Derneği • •••••••••• • ı •

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=