görüyoruz bunu. Osman Hocamın da ifade ettiği gibi başlangıçta bizim bile böyle bir inancımız yokken Süleyman Bey, bu inancını hiç yitirmeden bu uçağı havalandırdı. Gazcıların, Süleyman Bey'e büyük bir teşekkürü olması gerekir. Sizlere çok teşekkür ediyoruz, gerçekte önemli bir iş başardınız. Bugün Tesisat Dergisi de bu konuda hakikaten büyük bir açığı kapattı ve diğerleri de peşpeşe geldi. Süleyman BULAK: Ben de teşekkür ediyorum. Bir de lütfederseniz, İstanbul Doğal Gaz Projesi'nin başında yaklaşık 5-6 yıl geçirdiniz, önümüzdeki 5-6 veya l O yıllık bir periyot için doğal gaz sektörünün gelişmesini de değerlendirebilir misiniz? Herman MİNASYAN: Bence dağıtım yap_ılırken karşılaştığımız hazırlıksızlık bugün de başka boyutlarda devam ediyor. Dün gaz vardı, dağıtım konusunda hazırlıksızdık, bugün dağıtım yaygınlaştı, gaz yok ve Türkiye'de enerji darboğazı gözükmekte. Bunun için de değirmen, dökme suyla çevrilmeye çalışılmakta, LNG'yi kastediyorum. LNG'ye dayalı doğal gaz santralleri kuruluyor. Hükümetlerden, makro planda anlaşmalar yaparak veya BOTAŞ'ı bu konuda kullanmak suretiyle; çoktan diğer taraflardan gaz alımıyla ilgili anlaşmalar imzalamış olmaları beklenirdi. Boru hatlarının yapımına da başlanması gerekirdi, bu geç kalınmış bir olaydır. Politik zorlukları da olsa en son İran ile yapılan anlaşma bu bakımdan takdire değerdir, bunun müttefiklerimize anlatılıyor olması gerekir. Bunun da alternatiflerini oluşturup, gazını temin etmesi lazım. Suriye'den mi, lrak'tan mı yoksa Kafkaslar'dan mı, bunun süratle çözülmesi lazım. Olay LNG ile çözülemez, LNG gereklidir ama yeterli değildir. Gaz temini boru hatları ile sağlanmalıdır, pik noktalarını çözmek için de doğal gaz depolama yataklarının hazırlanması lazım. Benim görüşüm bu, teşekkür ederim. Yine Doğal Gaz Dergisi'nde yayınlanan küçük bir makalemizde buna temas etmiştim: Maalesef Türkiye'de enerji planlaması kesin bir şekilde önümüzde yok. Yani Türkiye'nin daha uzun bir perspektifte hangi seçenekler içinde, hangi seçeneklere ağırlık vererek gideceğine dair birşey yok. Doğal gazda durum böyle. Yani Doğal Gaz Derg,sı 58 Agenda bugün doğal gazın en çok ihtiyaç duyulduğu kısım, konut ve ısıtma sektörüdür ki, vazgeçilemeyecek bir yakıt. Buna karşı enerji sektöründe vazgeçilemeyecek bir yakıt değil, tercih edilebilir. Şimdi yeterli miktarda veya her iki tarafı tatmin edecek kadar gazınız yoksa, hangi öncelikle kime gaz vereceksiniz, bu belli değil. Hali hazırda birçok doğal gazla çalışan yap-işlet-devret sisteminde doğal gaz santrali ihale aşamasındadır. Memlekette yeterli gaz yokken bu nasıl oluyor? Onun için bu hususta Doğal Gaz Dergisi'ndeki yazılarda da dile getirilen tereddütün, resmi makamlarca bir sonuca bağlanması lazım. Buna işaret etmek istedim. Muhittin TEKMAN: Teşekkür ederim. Benim şu an içinde bulunduğum durum gerçekten çok güzel. Derginin doğumunda bulundum, şu anda herşeyini hazırlamakla uğraşıyorum. Bu benim için apayrı bir mutluluk. Bunların olabileceğini gerçekten tahmin edemiyordum. Fakat sektördeki gelişmeleri gördükçe gerçekten çok mutlu oluyorum. Doğal Gaz sektörü, 1986 yılında ben Demirdöküm'de çalışırken, henüz nereye gideceği belli olmayan bir durumdaydı. Fakat yıllar geçtikçe, dergiyle birlikte çok olumlu yönlendirmeler de yaptık kanaatindeyim. Ve sektörün gelişmesini, dergiyi takip eden okuyucular yıl veyıl, ayve ayyaşayarak gördüler. Dergide pekçok konuda eğitici, öğretici yazılar, sayısal değerleriyle de üreticilere büyük katkılar yapan çalışmalar yer aldı. Bu yemeklerde biraz tuzum bulunduysa ne mutlu bana. Şu anda, daha ileriye nasıl gidebileceğimizin projelerini gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Doğal Gaz Kataloğu'nu hazırladık, gerçekten l O yıl önce düşünülen kataloğu l O yıl sonra hazırlayabildik, ama sektöre ciddi faydaları olabileceğini düşünüyoruz. Teşekkur ederim. Cehit ÖZGÜR: Bir misafirimiz var, Dr. Ziya AKÇASU. Kendisi Michigan Üniversitesi'nde nükleer enerji konusunda bir uzman olup, dünyaca tanınmış ve Türkiye'nin iftahar ettiği bir insandır. Nükleer enerji alanında olduğu için acaba bir iki kelime lütfeder mi? Ziya AKÇASU: Uzaktan gelip de beylik şeyler söylemek istemem. Çünkü benim söyleyeceğim şeyleri sizler çok iyi biliyorsunuz. Ama genellikle nükleer mühendislik bölümünde çalışmış olmamdan dolayı, nükleer enerjinin en son kullanılacak enerji olduğuna inanıyorum. Yalnız, her ne kadar doğal gazda dışarıya bağlıysak da kısa vadede doğal gaz santralleri ile enerji ihtiyacımızı karşılamak belki bize zaman kazandırabilir. Daha kısa zamanda kurulabiliyor. Bir nükleer reaktör için bugün karar versek, en aşağı sekiz sene sürecek ve iktisadi riski daha fazla. Eğer reaktör çalıştırılamazsa, tabii anlaşmanın nasıl olacağını bilmiyorum, büyük ekonomik zararlara yol açabilir. Nitekim ABD'de Ma ıs-Hazıran'97 Sa ı 50
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=