D06AL OAZIN .. T9,R�İYl'D�Kİ GILİfİ1!41I ve ONUMUZDEKI IO YIL IÇINDEll<I PERSPEKTİ Pİ Önder KIRATLILAR Emar Satış Sonrası Müşteri Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş. Türkiye'de enerji ihtiyacı için doğal goz kullanımına 1976 yılında başlanmış, ancak yaygın kullanıma_ Rusya ile yapılan anlaşma sonrası 1984 yılında geçilmiştir. Ünceleri sadece endüstride kullanılan doğal gaz, daha sonra l 998'de Ankara, l 993'de İstanbul ve Bursa, 1996 yılında da Eskişehir ve İzmit'te konut sektöründe kullanılmaya başlanmıştır. lsınma ihtiyacı için esas enerji kaynağı olarak odun, kömür ve sıvı petrol ürünleri kullanımı yanında doğal gaz 1 996 yılında %6'Iık bir oranla yer almış olup, 2000 yılında bu oranın %1 1 'e yükseleceği tahmin edilmektedir. Başlangıçta belirli sektörlerde kısıtlı olarak kullanılması planlanan doğal gaz; ucuzluğu, ilave depoya ihtiyaç göstermemesi, boru hattı ile kullanım mahalline kadar dağıtım firmaları tarafından getirilmesi, kullandıktan sonra ödemesinin yapılması ve en önemlisi çevre kirliliği açısından diğer yakıtlara göre temiz yakıt (emisyon miktarı çok düşük) olması nedeniyle konut, sanayi ve enerji sektöründen çok büyük talep almıştır. Orneğin, başlangıçta 2000 yılında 550.00 aboneye ulaşmayı hedefleyen İGDAŞ, 1 996 yılı sonu itibariyle 820.000 aboneye ulaşmıştır. Alt yapı yatırımlarının süratle ilerlediği bu sektör, beklenenden çok çabuk gelişmiştir. Bu gelişmeye paralel olarak doğal gazın ithali ve ülke içinde dağıtımında, imtiyaz hakkına sahip BOTAŞ artan talebi karşılamak üzere değişik kaynaklardan gaz temini için çalışmalarını yürütmektedir. Doğal gazın kullanıma başlamasıyla bu sektörde gerek üreticiler, gerek satıcılar, gerekse taahhütçü firmalar için de büyük bir iş �apasitesi oluşmuştur. ilk olarak 1987 yılında katı yakıt sobası ile ısıtma sektörüne giren ELGİNKAN Topluluğu ise 1991 yılında Robert-Bosch ile yaptığı ortaklık kapsamında Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde kuruluşunu gerçekleştirdiği ELBO Fabrikasında, başlangıçta kontrol cihazları ve kombi, bilahare şofben üretimine başlamıştır. Kombi pazarında 1996 itibariyle %22-25 paya sahip olan grubumuzca kombide 2000 yılı itibariyle %35'Iik bir paya ulaşılması hedeflenmektedir. Yine aynı sektöre hitap etmek üzere 1 992 yılında başlayan DG/LPG döküm bacalı soba imalatı halen devam etmekte olup, 1996 yılı itibariyle pazarda %23-25'Iik bir paya sahiptir. Pazar payının 2000 yılında %35'e çıkarılması hedeflenmektedir. 1995 yılından itibaren atmosferik ve cebri brülörlü kazan, l 996'dan itibaren ise doğal gaz ve sıvı yakıtlı brülör ithalatına başlayarak merkezi ısıtmada da pazara girmiş bulunmaktayız. 1996 itibariyle %5-8 pazar payına sahip olduğumuz merkezi kazanda, 2000 yılı hedefi %20'dir. Doğal gazda bugüne kadar olan gelişmeler ve BOTAŞ'ın gaz temini için ileriye dönük yaptığı faaliyetler izlendiğinde, konut Doğol Goz Dergısı 80 sektöründe 1997 yılının hareketli geçeceği, 1998 yılında gaz arzının fazla bir artış göstermeyeceği ve durgun bir yıl olacağı, 1999 yılından itibaren ise gaz arzına paralel olarak 2007 yılına kadar çok canlı bir pazar olacağı söylenilebilir. Ayrıca l 999'dan itibaren Türkmenistan gazının İran üzerinden Erzurum ve Ankara'ya ulaşm_ası, 2000 yılının sonlarında hizmete girmesi planlanan Aliağa ve lskenderun LNG tesislerinin faaliyete geçmesi ile 1 1 ilde daha doğal gaz kullanımına başlanabilecektir. Doğal gaz kullanımının bu kadar hızlı yaygınlaşması nedeniyle başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olmak üzere, TSE, BOTAŞ ve yerel gaz kuruluşları ve bu sektörde faaliyet gösteren üretim/ ithalat, satış ve satış sonrası hizmetleri yürüten firmalara büyük görevler ve sorumluluklar düşmektedir. Doğal gazın temini, depolanması (pik aylar için), dağılımı, mevcut/yapılacak alt yapı, cihazların temini, montajı, çalıştırılması, bakımı ve onarımı vb. tüm hususların dünya standartlarında yapılabilmesi için yukarıda bahsi konu tüm kurum ve kuruluşlar ivedilikle belirli konularda işbirliği yaparak sektörün eksik hususlarını tamamlamalıdır. Sektöre yön verecek önemli hususlardan biri de tüketicilerde oluşan çevre bilinci ve buna bağlı gelişen teknoloji ile olacaktır. Sonuçta, birçok gelişmiş ülkeden sonra doğal gazla tanışan ülkemizde bugüne kadar olan gelişmenin önümüzdeki 1 O yılda da artan şekilde devam edeceği değerlendirilmektedir. Doğal gazlı cihazların üretim ve satış potansiyeli düşünülürse, önümüzdeki 1 O yılda doğal gaza kavuşacak iller gözönüne alındığında konut sektöründe; merkezi sistemlerin %1 5, bireysel sistemlerin %85, gibi bir pay alacağı, yine bu illerdeki gelir grupları incelendiğinde bireysel sistemin %40-45 kombi, kat kaloriferi; %55-60 doğal gaz sobası yönünde oluşacağı tahmin edilmektedir. Bu tahminlere göre 2000 yılına kadar; - Merkezi kazanda 12-13 bin adet, - Kombi kat kaloriferinde 650-700 bin adet, - Doğal gaz sobasında 750-800 bin adetlik bir pazar oluşacağı düşünülmektedir. Dolayısıyla, bu pazarda söz sahibi olmak isteyen firmaların üretim satış ve satış sonrası hizmetlere ilişkin teşkilatlarını ve faaliyetlerini sürekli geliştirmek, tüketiciye sürekli ve kaliteli mamul ve hizmet sunmak için yeni arayışlar içine girmeleri gerekecektir. Tabiki doğal gazla ilgili faaliyetleri koordine ve kontrol eden tüm kamu ve özel kurum-kuruluşların da kendi ilgi alanlarında her türlü çalışmayı öncelikle yapması, gerekli önlemleri alması ve kontrol mekanizmaları kurarak, geliştirerek sistemi kontrol etmeleri bu sektörün gelişmesine katkı sağlayacak en önemli unsur olarak değerlendirilmektedir. Ma ıs-Haziran 97 Sa ı 50
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=