Doğalgaz Dergisi 61. Sayı (Mart-Nisan 1999)

dört ay alınıp gaz tüketilecek, ondan sonraki yedi, sekiz ayda gazda mimimurna getirilecek, hatta hiç tüketilmeyecek. Yani böyle birşey yok. Hiç kimse böyle bir gaz satmıyor. Hiç kimse binlerce kilometre öteden böyle şartlarla doğal gaz getirmiyor. Hiç kimse kendi gazınız bile olsa, kuyuları bu şekilde çalıştırmaz. Kuyuların debileri bozulur. Yapıları bozulur. Türkiye'deki bu sistemi serbest hale getirseniz böyle birşey de olmaz. Burada kesilebilir müşteri sayısını artıracaksınız. Dediğimiz gibi çift yakıtlı elektrik santralleri yapacaksınız. Bir de en önemlisi yeraltı depolarını geliştireceksiniz ki, konutlarda doğal gaz tüketimi artsın. Süleyman BULAK: Bu konuyla ilgili vaktiyle yapılmış olan bir Tuz ' Gölü projesi vardı. Galiba o (izibil bulunmadı. Gökhan YARDIM: Fizibil veya değil. Proje için BOTAŞ yeterli zaman ayıramadı. BOTAŞ şu ana kadar doğal gazı yaygınlaştırma peşinde. İlk etapta yeterli doğal gaz olmadığı için doğal gaz anlaşmaları yaptı. Daha sonra o doğal gazı getirecek boru hatlarına girdi ve ileride de bir problem olmasın diye yaygınlaştırmaya çalışıyor. Ama doğal gazın yaygınlaşmasındaki en önemli seçeneklerden birisi de elektrik santralleri. 45 milyar metreküp diyoruz, 54 milyar metreküp, 82 milyar metreküp. Bu 2005,2010,2020'deki talep. Ama bu talebin o/o60'ı elektrik santralleri için. Düşünün biz ona göre anlaşmalarımızı yaptık. Doğal gaz anlaşmalarımızı yapıyoruz, yatırımlarımızı yapıyoruz, getireceğiz diyoruz. Bu talebi yapacak elektrik santralleri kurulmazsa büyük felaket olur. O zaman bu doğal gazı iç pazara vermemiz lazım. O yüzden de şebekemizin hazır olması lazım. Riskimizi azaltmak için. Ama bu BOTAŞ Genel Miidiirii Göklıaıı YARDIM. mektubunu da veririz. Gaz bulunursa bizim şartlarımızla, teknik spesifikasyonumuza uyarsa, biz bu gazı alırız, diyoruz, bu konuda hazırız. Karadeniz'de bulunan gaz teknik spesifikasyona uygunsa biz bu gazı alırız. Bu konuda hem girişimcile re, hem böyle girişimde bulunmak isteyen firmalara hazır yaygınlaşmayı konut sektöründe de yaparken onunla ilgili enstrümanları da beraber getirmemiz lazım. "Türkiye 'de olduğumuzu söylüyoruz. bulunan Süleyman BULAK: Fakat bu konuda gerektiği kadar bir çalışma olduğunu da söyleyebilir misiniz? Yani doğal gaz olayı bir zincirdir. Yani sahada çı kışından itibaren, doğal gazı çıkartmak, temizlemek, boru hatlarıyla taşımak, ithal etmek, ondan sonra ith al atçı ülkenin bunu taşı ması, tüketim merkezlerine kadar getirmesi; vatandaş olabilir, sanayici olabilir, elektrik doğal gazı alma konusunda Gökhan YARDIM: Bakın, petrol ve doğal gaz arama faaliyetleri riskli ve masraflı çalışmalar. Türkiye petrol ve doğal gaz açısı ndan çok riskli bir ülke. Ben inşallah Türkiye'cle doğal gaz çıkar, diyeceğim. Ama ümitli misiniz, elerseniz bunu Türkiye Petrolleri daha iyi bilir. hazırız. " santrali olabilir, tüketime hazır hale getirilip, gazın orada verilmesi ve bu gazın tüketilmesi. işte bunu sağlayacak, kesilmelerde devreye girecek yeraltı gaz depoları hepsi bu zincirin parçaları. Bunların hepsi aynı olsun demiyorum. Ama bu zincirin veya bu makinanın dişlilerinin hepsinin çalışması lazım. Bir tanesi daha büyük dişli, bir tanesi küçük dişli nokta. Ama bu dişlilerin, kayışların çalışması lazım. Bir tanesinde aksaklık olduğu anda başı ile sonu arasındaki olay kırılmış oluyor. Ve bundan da en başta tüketiciler zarar görüyor. Bizim çabamız bu makinayı bütün ekipmanları ile beraber çalışır vaziyette tutmak, çalışır vaziyette hazır hale getirmek. Şimdi şunu söyleyeyim, biz tabii Türkiye'de doğal gaz arama faaliyetinde bulunmuyoruz, Türkiye Petrolleri bulunuyor. Karadeniz'deki ça lı şmalar ela Türkiye Petrolleri ta rafın dan yLirütülüyor. Türkiye'de ele Tuz Gölü havzasında bazı yerli firmaların çalışmaları var. Biz şunu söylüyoruz. Türkiye'de bulunan doğal gazı alma konusunda hazırız. Bununla ilgili taahhüt Doğol Gaz Dergisi 23 Süleyman BULAK: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? GökhanYARDIM: Doğal gaz sektörünün serbestleştirilmesiyle ilgili, ithalatıvla ilgili çok fazla proje var. Doğal gaz ithalatında ela BOTAŞ tekel olduğu için BOTAŞ'ın üzerinde büyük baskı var. Birçok proje yap ılm ası konusunda. BOTAŞ çok büyük riskler alıyor. Bu projeleri, alım-satım anlaşmaları imzalayacak. Bu aldığı riskler ve imzaladığı alım-satım anlaşmaları, o/o60'ı Türkiye'cle yapılacak elektrik santrallerine bağlanmış durumda. Dediğim gibi bu elektrik santralleri yapılmaz veya gecikme olursa, bu riskleri BOTAŞ'ın karşılaması lazım. Çünkü BOTAŞ tekel. Biz diyoruz ki, BOTAŞ'ın ithalattaki tekeli kaldırılsın. Başka ithal etmek isteyenler kendi boru hatların ı ve LNG terminallerini yapmak koşuluyla boru hatların ı , LNG terminalini yapıp, doğal gaz ithal edebilsinler. Gelsinler ve bizimle rekabet etsinler. Süleyman BULAK: Söyleşi için çok teşekkür ederiz. Mart-Nisan '99 Sayı 61

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=