yerine getiremediğinde, santralin yatırımcısına taahhüdü kadar para ödemek zorunda. Bu sebeple, herhalde öncelikle elektrik santrallerine gaz verilecek. Elektrik santrallerinden kalan ise, İstanbul'un gaz arz miktarına ilave edilecek. Şu andaki plan bu" eledi. sektörü bugün içinde bulunduğumuz ekonomik şartlardan faiz istekleri, devalüasyon, enflasyon, kamu borçları, iç borçlar, dış borçlar gibi makro göstergelerin dışında, daha başka şeylerden etkilenmiştir ve etkilenmektedir. Bu noktadaki tespitimiz, ana sorun geçerli olan vergi yasalarıdır. Bir yerde haksız rekabete karşı hepimiz bir mücadele sürdürmekteyiz. Hepimiz arzu ediyoruz ki kazanılan paranın vergisi verilsin, ekonomik kayıt içine alınsın, Fatih DÖNMEZ, Fuat ŞENGÜL, H.İbralıim LEVENTOĞLU, Levent TÜFEKÇİ ve Kasım KAHRAMAN. Toplantının soru-cevap bölümünde ŞENGÜL, İGDAŞ yatırımlarının finansman kaynakları konusunda kendisine mutlak surette yapılan bütün hareketler vergilendirilsin, dolayısıyla vergi adaleti sağlansın. Hiç kimse kayıtsız ekonomiyi savunacak bir konumda, durumda değil. Ancak bunu yaparken mutlak surette kişileri endişeye sevketmeden, vatandaşı ürkütmeden ve iş hayatını tedirgin etmeden ve iş hacmini durdurmadan yapmak gerekir. Sanırım yine bu sıralarda; gerek basın yoluyla, gerek diğer sivil toplum kuruluşlarının rnüraacatlarıyla, vergi yasalarında bazı değişikliklerin yapılması gereği ortaya çıkmıştır. Bizim sektörümüzdeki hareket, yine bu yasalardaki değişikliği takip eden günlerde başlayacaktır." Konuşmasına İstanbul Valiliği'nin bir talebini açıklayarak başlayan İGDAŞ Genel Müdürü Fuat ŞENGÜL, kendi programlarında da yer alan sanayi sitelerinde doğal gaza geçilmesi talebine değindi. Valiliğin, "özellikle hava kirliliğine neden olan sanayi sitelerinin, bir an önce doğal gaz kullanımına geçmeleri gerektiğini" İGDAŞ'a bildirdiğine, İGDAŞ'ın ela bu konuda görüşmelere başladığına değinen ŞENGÜL, hükümetin İkitelli Bölgesi için elektrik santrali projesi olduğunu da vurguladı. Konuşmasında, İstanbul'un gaz arzına da değinen ŞENGÜL, "İslanbul'claki gaz arzının arttırılması için çalışmalar devanı ediyor. Bu bağlamda, Marmara Ereğlisi'ndeki LNG Terminali'ne (biliyorsunuz orası BOTAŞ'a ait bir yer) uluslararası bir konsorsiyumla beraber BOTAŞ, İGDAŞ işbirliği çerçevesinde bir clöndüncü tank inşaası planlanıyor. Bu plan dahilinde İstanbul'a ilave 2 milyar metreküp gaz verilecek. Projenin gerçekleşme süresi 36 ay olarak gözüküyor. Yani yaklaşık 3 sene sonra 2 milyar metreküp ilave gaz, İstanbul'un arzına sunulmuş olacak. O zamana kadar ne olacak? Kırklareli'ndeki loopların tamamlanması, İstanbul'a ne sağlayacak? Şu anda bir katkısı olmayacak gibi görünüyor. Çünkü devletin öncelikle elektrik santrallerine gaz verme taahhüdü var. Bu taahhüdü Doğal Gaz Dergisi 150 yöneltilen bir soruya, "Yatırımlarımızı, abonelerden elde ettiğimiz gelirlerle yapıyoruz, dış ve iç kaynak kullanmıyoruz. 1995'den bugüne kadar yapılan yatırımlarda öz kaynaklar kullanılıyor. Yani vatandaşdan aldığımız abonelik gelirleri ile bu seneki faaliyetlerimiz için finansman sağlamıştık. Yaklaşık 400 kilometre civarında boru hattı yapılıyor. Önümüzdeki sene için de yatırım planları hazırlanıyor. Bu yatırım planları, yeni yapılacak aboneliklerle gerçekleşecek" yanıtını verdi. İGDAŞ Genel Müdürü Fuat ŞENGÜL, doğal gazın ulaşmadığı semtve girmediği sokaklarla ilgili bir soruyu ise şöyle yanıtladı: "İstanbul'da yaklaşık 1 2-13 bin kilometre uzunluğunda sokak var ve biz bunların 6500 kilometresini yapmış, hemen hemen yarıyı biraz geçmiş durumdayız. Onun için "şuradavar burada yok" meselesi, herhalde önümüdeki beş yıl boyunca bitmeyecek bir problem. İkincisi, Bakırköy örnek verileli. Bakırköy bizim %97 olarak gaz sattığımız bir ilçe. Bakırköy'cle belki parmakla sayılabilecek kadar az sokak kalmıştır. Talep olursa, tabii ki onlar da değerlendirilir. Bahçelievler, keza bizim o/o80'ler civarında gaz sattığımız bir ilçe. Biz bu sene hiç girmediğimiz yerlere öncelik vereceğiz, yani o semtleri de hiç olmazsa o/o 25'lere getirebilelim. Ama önümüzdeki seneler içerisinde 2 milyar metreküp civarında gaz kullanılacağına göre, bizim her sene minimum 400 - 500 kilometre civarında bir boru hattı yapmamız lazım. Bu boru hattı yapım planları da, bizim pazarlama müdürlüklerimize ve bölgelerimizdeki pazarlama teşkilatlarına gelen dilekçeler çerçevesinde değerlendiriliyor. Onun yanında şundan da yararlanabiliriz. DOSİDER, 'şu bölgelerden bize gelen taleplervardır, şuralarda da yatırımların planlanmasında fayda görüyoruz' gibi bir öneriyle gelirse veya direk firmaların kendileri de öneri ele bulunabilir, onları ela muhakkak değerlendiririz." Mayıs - Haziran '99 Sayı 62
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=