Doğalgaz Dergisi 63. Sayı (Temmuz-Ağustos 1999)

Güncel Türl<iye Kojener Turkey Cogeneratı 11 Haziran 1999/ June ~1. 191 Kojenerasyon Günü Toplantısı katılımcılarından bir görüntü. Ek gaz temin anlaşmaları konusunda hangi aşamalar kaydedildi? Rusya ile "yüzyılın anlaşması" denilebilecek bir anlaşma imzalandı. Türkiye, Casprom'un iyi bir müşterisi ve Casprom bu müşterisine istediği kadar gazı, aksama olmadan teslim edemiyor. Rusya'nın girdiği mali kriz nedeniyle Casprom'un finansman im kan ları da çok kötüleşti. Dolayısıyla Casprom şu anda yanına bir finansör ve teknik destek arıyor. İtalyan firmalarıyla görüştüklerini öğreniyor ve takip ediyoruz. Bize de bilgi veriyorlar. İtalyan enerji grubu EMİ ile sıkı bir i şb irliği içine girrnek arzusunda oldukların ı duyuyoruz. Fakat henüz anlaşma imzalanmamış ve bu Mavi Akım dediğimiz, Karadeniz'den geçerek direkt Türkiye'yi besleyecek olan gaz boru hattıyla ilgili herhangi bir gelişme yok. Türkiye, gazın geldiği noktada yani Sarnsun'da, bu gazı almayı taahhüt etti ve anlaşmasını yaptı. Bir önemli kaynak da Türkmenistan. Türkmenistan'la yaklaşık bir ay önce nihai ticari anlaşmayı yaptık. 16 milyar m3 nihai değeı· olmak üzere 30 senelik bir anlaşma bu. Tabii bunun önünde de çok engeller var. Biz ticari an l aşmayı yaparak, dağıtım garantisini vererek bu işin finansmanı için yolu açtı k. Fakat geçi ş ülkeleriyle sorunlar var. Türkmen ista n' ın Azeı·baycan ile ilgili sorunlar ı n ı n bitmesi ve proje finansmanının sağlanması lazım. Bu projenin finansmanın sağlanması için de Türmenistan tarafında bu gazın üreti lebil eceği ve boru hattına bakılabileceğine dair bir garanti gerekiyor. Bu proje finansmanı modelinde bütün zincirin tarnamamlanması zorunlu. Şimdi süratle bu geli şme lerin neticelenmesini bekliyoruz. Azerbaycan'da iki hafta önce bir trilyon metreküp kapasitelik gaz bulundu. 2000'li yılların ilk 1 O yılına baktığınız zaman, Türkiye'nin gaz açısından hiçbir sıkıntısı görünmüyor. Çünkü Irak ve İran ela Doğol Goz Dergisi 21 aynı şekilde gaz vermek istiyor. Fakat 2003- 2004 yıl ları nda, yani bu hatlar bitene kadar ve bu gazı n üretimi sağl ana n a kadar Türkiye'nin hangi durumda olacağın ı kestirmek çok kolay değil. Elimizde geçerli anlaşmalar var, fakat bunları n finansmanı ve bu gazın temin edilip ed i lemeyeceği konusunda kesin bir bilgiye sahip değiliz. Sayın Müsteşarım, dengeli bir elektrik fiyatına nasıl ulaşabiliriz? Biraz gerçekçi yaklaşırsak, bugün Türkiye'de, Avrupa'nın en pahalı elektriğini kullandığımızı söylememiz gerekiyor. Bununla birlikte, Türkiye'de sanayici de Avrupa ölçüsünde pahal ı elektrik k ull an ırken, evsel tüketicilerimizin ucuz elektrik kulland ı kları gözleniyor. Bugün Münih'te Aenberg tesisinin tüketiciye uygulad ığı fiyat, kilovat saat başına 22,5 fenik. Dolayısıyla gelişen ülkeler yönünde ilerlemek istediğimiz zaman muhakkak tüketicilerin daha fazla elektrik enerjisi kullanıp, çok az ödeme yapmal arı gerekiyor. Dengeli bir elektrik fiyatına bu şekilde erişilebilir. O zaman da apartman ve villa tipi kojenerasyon uygu lamalarının sayısal olarak artı p, çok daha ekonomik olma ve devreye girme şansı doğuyor. Katıldığımız enerji toplantılarında çeşitli soru larla karşılaşıyoruz: "Almanya'da güneş enerjisi tesisi kuruluyor. Siz neden kurdurmuyorsunuz?" gibi. Bunu yaptıran fiyattıı·. Ben de kilovat saat başına 22,5 fenik vermeye başladığım zaman, alternatifini ararım elbette. Tabii bu sadece tek bir uygulama değil, ama bu konuya dikkatinizi çekmek istiyorum ve bu konuda çıkan yayınlarda, sanayici olarak lütfen siz de sesinizi yükseltin. Fiyatlar konusunda, Türkiye ile Avrupa arasındaki denge unsuruna değinmek istiyorum. Bu kompleks bir yapı, elektrik fi yatları , kojenerasyon fiyatları, yakıtlar. Türkiye Temmuz-Ağustos '99 Sayı 63

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=