Güncel Bu konfera nsın önemli so nuçlarından bir tanesi ele gündem 2·1 diye ifade edilen yirminci yüzyılın tüm bu ülkelere ortak eylem a nlay ışını egemen kılan bir kararlar bütünün ortaya konulmasıd ır. Bu karalar bütününe Türkiye imza atmıştır. Yani az öncede ifade etmeye ça l ıştığım gibi kalkınma anlayışını nasıl uygulayacağız, toplumun her kesimini her sektörü bu hedefe nasıl yönlendireceğiz? 21. yy'da bunları nasıl ortaya koyabi l eceğiz? Bu an layışta toplumun hiçbir kesimi bu hareket planının dışında deği ldir. Her sektörün buna katkı vermesi, destek olması arzu edilmektedir. Bu anlamda Türkiye de ulusal gü nd e nıcle yerini hazırlanı ıştır. "Enerji tasarrufu başta olmak üzere enerjinin her aşamasında kullanımını tıpkı kojenerasyonda olduğu gibi yaygınlaştırmak ve hayata geçirmek türlerinde ele aynı bilinçle sürdü rülnıesini ve ele alınnıasını arzu eltiğinıizi dile geti ırnek isti yorunı . Bunda da jeotermal enerji kaynakları gibi, enerji kayna kl a rını ön plana alan enerji tasarrufunu maksimunı düzeye çı kartan anlayışı bir sentez halinde yine Enerji Bakanlığınıızın bu konudaki vereceği destekle ve Çevre bakanlığı olarak bizim vereceği miz katkıyla Türkiye'de en kısa sürede en üst noktaya varan bir uygulanıaya kavuşmayı arzu ettiğimizi tekrar ifade etnıek istiyorum. zorundayız" Bakan lığı mız ve Devlet Planlama Teşkilat ile işbirliği içinde bunun ilgili sektörler nezdinde tartı şılması nda n sonra çok kısa süre içinde ulusal bir vergi olarak kabulü ve yayınlanm ası söz konusudur. Bunun bir alt başlığı olarak da ülkelere ulusal çevre eylem planlarının yapılma sorumluluğu verilmiştir. Bundan iki yıl evvel Dünya Bankası'nın desteğiyle yine Devlet Planlama Teşki latı ve bakanlığımızın işbirliği ile bini aşkın uzmanın katılımıyla, yine 19 değişik konuda ulusal çevre eylem planımız ana h atl arıyla be lirlen m i ştir. Bu belgenin ülkemizin resmi belgesi olarak kabul ed ilmesi amacıyla bu ayın sonunda yapacağım ız bir çalışma toplantısıyla son değerlendirilmesi yapılacak ve 2000 yılı yatırım programında tenıel bir belge olarak uygulamaya girecektir. Yani Türkiye artık çevreyi ahlaki bir değer, insani bir değer olmanın ötesinde, uygulanabilir ölçekte böyle yatırımlarını yönlendiren ve çevreyi gözeten aktiviteler üzerinde birleşmiş, uyumlu bir yatırım ve işletme geleceğini başlatmış olacaktır. Bu vesile ile bu konuyu bilgilerinize arz etmek istiyorum. UIusal çevre eylem planı mızda da olduğu ve daha önce de prensip olarak kabul ettiğimiz şekilde enerji sektöründe enerji üretiminin çevreye duyarl ı olabilmesi için ne gerekiyorsa bakanl ık olarak destek verdiğimizi tekrar ben huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. Bir yandan da ülkemiz yüksek enerji talebiyle as programıyla karşı . karşıya bulunduğunu dikkate aldığımı zda enerjinin üretim, iletim ve tüketim aşa ması nd a nedenli ekonomik ve çevreye duyarlı kullanmamızı n ülke açısından çok büyük önem taşıdığını sanırım söyleıne ıne gerek yok. Ancak buna rağmen Tabii, enerji üretiminden sonra ela sanayide bu kullan ı mdan sonrada enerjiyi çok rasyonel k ull anclığı nıızı tükettiğimizi söyleyemeyiz. Yine tüketim toplumu haline ge lişimizde bireyin enerji tüketiminde son derece bilinçli ve en az enerjiyle en fazla hizmetin kazanabileceği alışveriş düzeyine kavuşması yada tüketim seviyesine kavuşması önem aı·z ediyor. Bu bilincin sadece sanayi grubu düzeyinde yada işletmeciler düzeyinde değil , vatandaşa kadar indirilmesinin şart olduğu inancındayız. Bu anlamda yine kitle örgütleri yada medya kuruluşları tarafından bu bilgilerin yine teknik düzeyi yüksek kuruluşlarımızın vereceği bilgiler çerçevesinde iletilmesinde büyük bir kamu yararı olacağını görüşündeyim. Diğer taraftan ticarette de çevre önemli bir faktör olarak yer a lmaktadır. Önümüzdeki yıllarda yoğun ithalat ve ihracat ilişkilerinde bulunduğumuz Avrupa'yla i l i şkile rimizd e çevreye yönelik yatırımlarımız bulunmayan tesislerin mal larının ithali nde büyük zorluklarla karşılaşacağımızı bu nedenle bu günden gerekli tedbiri almadığımız taktirde ilerde önemli sorunlarla ülkemizin karşı karşıya geleceğini hatırlatmak isterim. Çevrenin maksimal uygulaması işletmelerde sayın başkanın da az önce ifade ettiği gibi 150 14000 dediğim i z Çevre Yönetim Sistemi'nin en iyi şekilde uygulanması ve bunun belgelenmesidir. O kapsamda ela zaten enerji tasarrufu ve enerji kul lanımında ki bu tür uygulamalar o belgeyi almak ela temel faktör olarak ele alınmaktadır. Dolayısıyla yapılan bu tasarruf çalışmaları o işletmelerini n mal üretiminde sadece ekonomik fiyat nedeniyle "Çevrenin maksimal uygulaması işletmelerde ISO 14000 oluşturduğu avantajın dışında çevreye duyarlı olduğunu da ortaya koyması açısından bir önem teşkil edecektir. Bu avantajdan çalışan firmalarımız faydalanmış olacaklardır. dediguıt;.., r;'Pvre Yönetim Sistemi 'nin en Tü rkiye'nin e nerjisini verimli kulla n a mad ığı değişik platformlarda ifade edilmekte. Enerji tasarrufu başta olmak üzere enerjinin her aşamasında kullanımını tıpkı kojenerasyonda olduğu gibi yaygınlaştırmak ve hayata geçirmek zorundayız. Üretim taleplerini sadece enerjiyi Lıreterek, aına nasıl olursa olsun üretimde talebi karşılayalım değil, hem ekonomik anlamda sektöre hizmet vermesi, hem de enerji tüketiminde rasyonel kullanımı sağladığımız taktirde çevreye olan zararlı etkilerin de bu vesile iyi şekilde uygulanması Bu toplantı vesilesiyle ele al ınacak raporun siz değer l i katılımcılar tarafından değerlendirilmesiyle yeni çalışma döne- ' , '.'rırle daha güzel bir programa ulaşması söz konusu v,dcaktı r. Bugün buradaki toplantı vesilesiyle bu programı düzenleyen Türkiye Kojenerasyon Derneği'nin değerli yöneticilerini kutluyor ve hepinize sevgi ve saygılarını ı sunuyorum. ve bunun ile kald ırm ak mümk0n olacaktır. Bu sebeple gösterilen hassasiyet ve bilincin diğer enerjinin alt sektörü grupl arında ve diğer enerji kaynak belgelenmesidir. " Doğal Gaz Dergisi 87 Temmuz-Ağustos '99 Sayı 63
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=