Bölgenin enerji güvenliğinin güçlendirilmesi bağlamında, Başkan Shevardnadze'nin geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği "Karadeniz ve Hazar Denizi Bölgesi Ülkeleri Enerji İstikrarı ve Çevresel Güvenlik Ortaklığı" başlıklı girişimine dikkatinizi çekmek isterim. Bu girişim uluslararası finansman kurumlarıyla, katılımcı ülkeler ve bölgedeki ülkeler arasında bir ortaklığın oluşturulmasını ve böylece bölgedeki yatırım eğilimini iyileştirecek bir bakış açısı getirmeyi amaçlıyor. Ayrıca bu girişim Karadeniz, Kafkasya ve Hazar Bölgelerindeki gelişmekte olan ülkelerde enerji tasarrufu, enerji istikrarı ve bölgenin çevresel güvenliğini sağlayacak projeleri desteklemektedir. Proje bazında bir yaklaşım benimseyen ortaklık, enerji üretimi, üretim ve dağıtım, çevre dostu ve güvenli üretim ile enerji kaynaklarının güvenli olarak nakli gibi hususlarla enerji koruma projelerine odaklanacak, nakil hatlarının modernleştirilmesinin yanı sıra çevre korunması gibi konularda da çalışmalar yürütecek: ■ Katılımcı ülkeler uluslararası mali kurumlarla ortak olarak, bölgesel öneme sahip projelerin finanse edilmesindeki güncel ve öncelikli yönleri tartışma ve öneriler hazırlama fırsatına sahip olabilecekler; ■ Ortaklık çok sayıda hükümet ve kurumun, enerji istikrarı ve Karadeniz, Kafkasya ve Hazar bölgesinin çevresel güvenliğini korunmasına yönelik hazırlanacak tek bir uzun dönem hareket planı çerçevesinde birleştirilmesine ve idare edilmesine olanak tanıyacaktır; ■ Ortaklık ayrıca, Dünya Bankası, IFC, EBRD, US EXIM, OPIC, Japonya EXIM vb. gibi uluslararası finansman kurumlarından GÜNCEL mali kaynakların seferber edilmesi konusunda kolaylık sağlayabilir. Özellikle 11 Eylül olayları göz önünde bulundurulduğunda, biz bu girişimin bizimle stratejik bir ortaklık oluşturacak diğer ülkeler kadar, kendi bölgemizdeki ülkeler tarafından da geniş çapta destek bulacağına inanmaktayız. Gürcistan Başkanı'nın girişiminin çizdiği çerçeve içinde gelişecek olan bu ortaklık, uluslararası mali kurumlara olduğu kadar, bölge ülkelerinin hükümetlerine de girişimleri ve çabalarını düzenleme konusunda yardım edecek ve ayrıca tek bir uzun dönemli hareket planı çerçevesinde işlerlik sağlayarak yukarıda bahsedilen alanlarda katılımcılara karşılıklı yarar sağlayacak işbirliklerini destekler nitelikte olacaktır. Yakın gelecekte, CPC hattı tam kapasiteyle işlemeye başladığında Rusya'nın ve Orta Asya petrollerinin 120 milyon tonluk kısmı Novorossyisk'e taşınacak. Zaten oldukça yoğun olan İstanbul ve Çanakkale Boğazları artan tanker trafiğiyle güçlükle baş ettiğinden, petrol üreticileri Boğaziçi seçeneğini atlayarak bölgeyi geçecek çeşitli alternatif boru hatları rotaları aramaktadır. Bizim inceleme ve hesaplamalarımız sonucunda vardığımız noktaya göre bu soruna en pratik çözüm Novorossiysk'ten başlayıp Gürcistan'a uzanarak BTC hattına bağlanan bir boru hattı inşa etmek olacaktır. Bu olasılık hakkında daha ayrıntılı bilgi vermek isterim.. Novorossiysk-Supsa-Ceyhan bağlantılı bir boru hattının inşa edilmesiyle Rus petrol şirketlerinin petrollerini geniş kapasiteli tankerlerin de yüklenebileceği Akdeniz'e yani Ceyhan'a çok düşük bir maliyetle taşımaları mümkün olacaktır. Do!}ol Gaz Dergisi 57 Mart • N,san 2002 Sayı 79 Rus şirketleri söz konusu olası bir Novorossiysk-Supsa-Ceyhan bağlantılı boru hattı projesi uygulamasında aktif rol oynayabilirler. Nakledilen petrolün satışından elde edilen gelire ek olarak, Rus ekonomisi Novorossiysk-SupsaCeyhan bağlantılı boru hattı projesinin gerçekleşmesiyle bununla birlikte doğacak başka olumlu etkilerden ötürü de oldukça önemli bir yarar sağlayabilecek duruma gelecektir. Yukarıdakilerin ışığında, projenin hayata geçmesiyle Rusya'nın gerçekleşecek bütçesinin yıllık hasılatı 500 milyon USD tutarında olacaktır. Boğazlar'dan geçerek taşınmakta olan petrolün artmasıyla Türkiye'de çevre kirliliğine yönelik endişeler de artmaktadır. Novorossiysk-SupsaCeyhan bağlantılı boru hattının inşaası ile Boğazlar sorunu çözülmüş olacaktır. Yukarıda bahsettiğimiz projenin bir gerçekliğe dönüşmesi, elbette Gürcistan'ın Abhazya yöresindeki çatışmaların sona ermesie bağlıdır. Son olarak, bir kez daha Gürcistan'ın Doğu-Batı Enerji Koridoru projelerine -BTC ve Bakü-Tiflis-Erzurum Güney Kafkasya Boru Hattı Sistemi gibi projeler de dahil olmak üzere- tam anlamıyla bağlılık gösterdiğinin altını çizmek isterim. Hazar Denizi ve Karadeniz Bölgesi ülkelerinin gösterecekleri işbirliği aracılığıyla fark gözetilmeyen bir ortamda tüm taraflar olarak karşılıklı hedeflerimize ulaşacağımıza ve geliştirdiğimiz projeleri gerçekleştirebileceğimize, bu projeler gerçekleştikçe de istenen refahın, enerji güvenliğinin ve demokratik gelişmenin sadece bu bölgede değil, tüm terörizm karşıtı koalisyon ülkelerinde de sağlanacağına yürekten inanıyoruz. "e
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=