üncel a enda Artık BOTAŞ doğal gaz şebekesi işletici bir yapıda transit boru hattı işleticisi olma yolundaki çalışmalarından büyük başarılar beklemektedir." EPDK Başkanı Yusuf Günay ise konuşmasında, enerji sektörünün yeniden yapı landırı lması konusundaki faaliyetlerle ilgili bilgi verdi. Kamu işletmelerinin giderek verimsizleşmesinin, maliyetlerin yükselmesinin ve genel ekonomik sorunlar nedeniyle gelişmiş batı ülkelerinin 1980'Ii yılların başından itibaren ilk sektöre! reform adımlarını attıklarını belirten Günay, "Ülkemizde yaşanan tüm olumsuz gelişmelerden edinilen deneyimlerin ve dünyadaki genel eğilimlerin sonucunda, Türkiye enerji sektörünün yeniden yapılandırılmasının gerektiği anlaşıldı" dedi. Piyasa kanunlarının temel felsefesinin gerçek maliyetlerin yansıtıldığı şeffaf bir piyasanın kurulması olduğunu vurgulayan Günay, bu temel felsefenin doğal uzantısının ise maliyetleri yansıtan bazda fiyatlandırma uygulaması olduğunu söyledi. Türkiye Cumhuriyeti'nin doğal gazla tanıştığı 1987 yılından bugüne geçen 16 yılda sadece 6 şehir doğal gazla tanışabilmişken Kurumun, sadece son 3 ayda 8 dağıtım bölgesi için ihale yaptığına dikkat çeken EPDK Başkanı Günay, bugüne kadar gerçekleştirilen ihaleleri kazanan şirketlerin yapacakları toplam yatırım bedelinin yaklaşık 150 Milyon ABD Dolar olduğunu ve bu yatırımların özel şirket sermayesi ile yapılacağını belirtti. Ayrıca mevcut kamu tüzel kişilikleri ile yapılmakta olan dağıtım faaliyeti ile ihale sonuçlarına göre serbest piyasanın yapacağı dağıtım faaliyeti karşılaştırıldığında sadece ilk sekiz yıl için sağlanacak toplam kamu yararının, yaklaşık 650 Milyon ABD Dolar olacağını bildirdi. Günay'a göre, rekabetçi bir doğal gaz piyasasının kurulması; doğal gaz kullanımının yaygınlaştırılmasına bağlı olduğu kadar, piyasada birden fazla doğal gaz ithalat şirketinin olmasına ve en önemlisi BOTAŞ'ın doğal gaz ithalat kontratların ı n özel sektöre devredilmesine bağlı. Bu hedefe ulaşmak için BOTAŞ'ın alım sözleşmelerinin özel sektöre devrinin gerçekleştirilmesinin mutlak zaruret olduğunu vurgulayan Günay, "aksi durumda, serbest tüketicilerin satıcılarını seçme hakkından bahsetmek mümkün olamayacaktır. Sonuçta tüketicinin seçim hakkının olmadığı yerde ne rekabetten ne de ucuzluktan söz edebilmek mümkündür. Kaldı ki doğal gaz pazarının serbestleştirilmesi Avrupa Birliğinin temel uygulamalarından ve hedeflerinden birisidir. Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde bulunan ülkemizde doğal gaz piyasasının da olabildiğince hızlı bir şekilde rekabete açılması temel hedefimizdir" diye konuştu. Sonuç olarak; doğal gaz piyasasında tam rekabet koşullarının oluşturulabilmesinin doğal gaz alım kontratlarının devrine bağlı olduğunu ve reform sürecinin başarı ile tamamlanabilmesinin, reform çabalarının ilgili tüm taraflarca desteklenmesi ile mümkün ol acağ ını kaydeden Yusuf Günay, yakın işbirliği ve etkin koordinasyonun başarın ın vazgeçilmez ön koşulları ve yerli/yabancı tüm yatırımcıl ar için şeffaf ve adil bir piyasa ortamının oluşturulmasının zorunlu olduğunu söyledi. Gaz de France Doğu Akdeniz ve Ortadoğu Bölgesinden Sorumlu Müdür Phillippe Cassagne, konuşması sırasında Türkiye'de doğal gaz konusundaki gelişmelerle ilgili görüşlerini dile getirdi. Cassagne'ye göre Türk doğal gaz pazarındaki en önemli gelişmeler önümüzdeki 1 O yı l içinde, yeni kaynaklar ile yeni tedarik hatlarının işletmeye sokulması ve yeni yasa çerçevesinde pazarın özel sektöre açılmasıyla yaşanacak. Türkiye'yi bir doğal gaz laboratuarı olarak nitelendiren Cassagne, sektörle ilgili üç noktanın altının özellikle çizilmesi ge rektiği ni belirtti ve bunları şöyle sıralad ı : "Türkiye'nin doğal gaz tedarikleri; Pazarın gelişmesi ve açılması; Avrupa'ya doğru transit doğal az nakli". Türkiye'nin tedarik kaynaklarını çeşitlendirmesinde büyük yarar olduğuna dikkati çeken Cassagne, "doğal gaz talebiyle ilgili tahminler ile önümüzdeki yıllar için sözleşmesi yapılan tedarikler karşılaştırıldığında Türkiye'nin doğal gaz konusunda giderek daha çok fazlalık (arzın talepten fazla olması) yaşama eğilimi göstereceği ortaya çıkmaktadır. Bu durumun idaresi özellikle de pazarın açılması sürecinde nazik bir konu olacak ve muhtemelen hayal gücüne dayalı çözümlere başvurulmasını gerektirecektir" dedi. Türkiye doğal gaz pazarının farklı kullanımlar arasında oldukça dengeli bir dağılıma sahip olma özelliği gösterdiğini kaydeden Phillippe Cassagne, her ne kadar elektrik üretim ağır bassa da konut sektöründe ve üçüncü derecedeki kullanımlar ile sanayi kullanımlarının önemli olduğunu söyledi. "Türkiye'nin bazı bölgelerindeki iklim şartları dikkate alındığında, bu ülkedeki doğal gaz dağıtım gerçekten de bir geleceğe sahiptir" diyen Cassagne, deneyimli doğal gaz i şletmecilerinin yapacağı katkıların, dağıtımın ortaklıklar çerçevesindeki gel i şim inin optimum düzeye çıkarılmasını sağlayabileceğini bildirdi. Cassagne "Yabancı işletmecilerin Türkiye'ye ancak yeni doğal gaz yasasının onlara en azından diğer Avrupa ülkelerinde bulabilecek/eri çekiciliğe sahip şartları sağlaması durumunda yatırım yapmaya gelecekleri açıktır" dedi. PG F I O· ı D • • ~ , Ekı·m I Sayı 90 fil...._ Doğal Gaz, L ve ue ı ergısı -.:.ı,:a ~ ·--~-----------=="---------------
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=