ôyleşi � interview Belirttiğim Kanunlar uyarınca kurulan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nca uygulamaya konan ikincil mevzuat da aynı şekilde ilgili AB mevzuatıyla uyumludur. Elektrik ve doğal gaz piyasaları faaliyetlerini düzenleyen ikincil mevzuatın tamamına yakın kısmı çıkartılmış durumdadır. 26 Haziran 2003 tarihinde yürürlük kazanan Avrupa Birliği'nin yeni 2003/54 Nolu elektrik ve 2003/55 Nolu doğal gaz direktiflerinin yanı sıra "Şebekeye Erişim ve Elektrikte Sınır Ötesi Hareketlere İlişkin 1228/2003 sayılı AB Tüzüğü" de aynı tarihte kabul edilmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda enerji piyasası mevzuatının yeni AB direktifleri ile de genel olarak uyumlu olduğu tespit edilmiştir. 2003 tarihli revize edilmiş AB Müktesebatının üstlenilmesine dair yeni Ulusal Programımız uyarınca, elektrik piyasasında, kısa vadede Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği, Talep Tahminleri Yönetmeliği, Arz Güvenliği ve Kalitesi Yönetmeliği ve Ölçüm Yönetmeliklerinin çıkarılacağı ve yönetişim sürecine ilişkin gerekli olabilecek düzenlemelerin yapılacağı taahhüt edilmiş olup, bunların ilgili kurumlar tarafından öngörülen sürede çıkarılması beklenmektedir. Yine 2003 yılı itibari ile AB tarafından Türkiye'ye verilen katılım ortaklığı belgesi uyarınca, enerji alanında sınır ötesi serbest enerji hareketlerine imkan verecek olan düzenlemelerin yapılması talep edilmektedir. Bu hususta AB'de sadece elektrik alanında, yukarıda bahsi geçen düzenleme bulunmakta olup, Türkiye'nin ulusal elektrik şebekemizin UCTE ile paralel senkron çalışması ve sınır ötesi akışlara imkan verecek düzeyde enterkoneksiyon kapasitesinin oluşturulması için tedbirler alması gerekmektedir. Ancak bu iki husus yerine getirildiği takdirde ve Türkiye AB Enerji İç Pazarına doğrudan veya bölgesel pazar (Güneydoğu Avrupa Bölgesel Enerji Pazarı) aracılığı ile dahil olduğunda sınır ötesi elektrik akışlarına ilişkin kanuni ve idari Bölgesel entegrasyon süreci, ilgili enerji bakanları tarafından, 15 Kasım 2002 tarihinde imzalanan 2. Atina Mutabakat Zaptı ile somutlaşmıştır. Ülkemiz de bu mutabakat zaptını imzalamıştır. 8 Aralık 2003 tarihinde imzalanan yeni Mutabakat Zaptı ile entegrasyon süreci genişletilmiş ve doğal gaz piyasaları da sürece dahil edilmiştir. Türkiye dışında sürecin içinde bulunan diğer ülkeler: Sırbistan ve Karadağ, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Makedonya, İtalya, Kosova, ve daha sonra imzalamak üzere Hırvatistan'dır. Sürecin temel destekçileri AB Komisyonu ve İstikrar Paktı ülkeleridir. Sürecin Gözlemcileri ise Avusturya, Macaristan, Moldova ve Slovenya'dır. düzenlemeler tamamlanmış olacaktır. Mutabakat Zaptı ile düzenleyici kuruluşAvrupa'da tek elektrik pazarı kurulması hedefi çerçevesinde Güney Doğu Avrupa Enerji Piyasasını oluşturma faaliyetleri, Türkiye'nin hemen yanı başında devam eden önemli gelişmelerden biridir. Bu proje, bölgedeki ülkelerin enerji sektörlerini yeniden yapılandırmayı, serbestleştirerek rekabete açmayı ve piyasaların işleyişinde birliği sağlamayı amaçlamaktadır. Bölgesel bir piyasa oluşturmak üzere başlatılan çalışmaların nihayetinde Güney-Doğu Avrupa'nın AB'nin enerji iç pazarına entegre olması hedeflenmektedir. Bölgesel entegrasyon süreci, ilgili eneıji bakanhırı tarafından, 15 Kasım 2002 tarihinde imzalanan 2. Atina Mutabakat Zaptı ile soıııutlaşmıştu: Ülkemiz de bu mut{lbakat zaptını iınzalaııııştıı: 8 Aralık 2003 tarihinde imz{l/anan yeni Mutabakat Z{lptı ile entegr{lsyon süreci genişletilmiş ve doğal gaz piy<ısaları da sürece dahil edilmiştir. ların birlikte çalışmalarını teminen yeni bir çalışma grubunun oluşmasının temelleri atılmıştır. Bu grup Avrupa Enerji Düzenleyicileri Konseyi, Güney Doğu Avrupa Enerji Düzenleme Görev Grubu (CEER-SEEER-Task Force)'dur. Türkiye, bu grupta Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ile temsil edilmektedir. Avrupa Enerji Düzenleyicileri Konseyi, Güney Doğu Avrupa Enerji Düzenleme Görev Grubu, üç adet alt grup ile faaliyetlerine devam etmektedir. Bunlar sırasıyla; 1. Kurumsal Uyumluluk Alt Grubu 2. İç Pazar alt grubu ve 3. Piyasa ve Yatırımlara Destek Alt Grubu'dur. Kurumsal uyumluluk alt grubunun başkanlığını EPDK yürütmektedir. Öte yandan süreç kapsamında bir anlaşma metninin imzalanması söz konusu olursa, buna uygun yasal ve idari düzenlemelerde gerekli değişiklikler yapılması söz konusu olabilecektir. Türkiye'nin oluşturulan tek enerji pazarına entegre olması ile ülkemizde ve bölgede kaynak kullanımında verimlilik artacak, enerjide arz güvenliği sağlanacaktır. Bu sürecin enerji fiyatına ve kalitesine olumlu etkisi olması ve ülkemizin AB'ye üyelik sürecine yararlı sonuçlar getirmesi beklenmektedir." � Doğal Gaz, LPG ve Fuel Oil Dergisi &il Kasım - Aralık / Sayı 91 � ---------------===---------------'
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=