üncel a enda Rusya Federasyonu Dışişleri Bakan Yardımcısı Victor Kaluzhny de konuşmasında Hazar bölgesindeki çalışmalarla ilgili bilgi verdi ve Rusya'nın, Hazar petrolünün taşınmasında birinci sırada olduğunu söyledi. Dünya pazarına enerji sevkıyatının aksamaması için politika inşa edeceklerini belirten Kaluzhny, anahtarlardan birinin Hazar Boru Hattı Konsorsiyumu olduğunu ifade etti. Rusya'nın enerji işbirlikleri içinde Türkiye'nin önemli bir konuma sahip olduğunu söyleyen Kaluzhny, yine de Türkiye'nin enerji politikalarını eleştirmekten geri kalmadı. "Doğu-Batı Enerji Koridoru çalışmalarının analizinde ekonomiklik değil, politika gözetilmektedir. BTC projesi herkesin çok sevindiği bir proje. Umarım bu proje sorun yaratmaz. BTC'de de bazı sorunlar var. Kimin haklı olduğunu zaman gösterecektir. Bizim açımızdan Güney Kafkasya Gaz boru hattının köprüleri yakmamak için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Daha ekonomik bir yararı olabilir. Türkiye ve Yunanistan kendi aralarında anlaşarak birboru hattı projesi geliştirdiler. Güneydoğu Avrupa'ya gaz satmak üzere. Şimdi de Avusturya boru hattı söz konusu. Burada birçok belirsizlik var. Doğal gaz temini konusunda karşılıklı görüşmeler yeterli ölçüde yapılmış değil. Türkiye ve Yunanistan çok hızlı davrandı/ar. Arabayı atın önüne koştular. Bu proje yanlış, ekonomik değil demiyoruz ama detaylı hesaplara ve mutabakata ihtiyaç var. Bunlarla beraber fiyat konusu da iyi değerlendirilmeli. Ortak bir temel oluşturmak üzere görüşülmeli, bu görüşmeler içinde reexport konusu da değerlendirilebilir. BOTAŞ ile Gazexport arasında reexport anlaşması yok, bu da görüşmede ele alınabilir. Rusya, Hazar devleti olarak bölgedeki çıkarlarını reddetmiyor. Biz barış, iyi komşuluk, enerji işbirliğini geliştirmek istiyoruz. " Konuşmasında boğazlar konusuna da değinen Kaluzhny, sert mesajlar verdi: "Petrol taşıma konusunda tehlikesizliği temin etmek zorundayız. Türk boğazlarının 11111 lntc,rn3tlonııt FIMnceCorporııtlon güvenliği konuda suni bir endişe yaratıldığını düşünüyoruz. Rusya Taşıma Bakanlığı, Novorossisk Deniz Akademisi'yle beraber Boğazların geçiş kapasitesiyle ilgili araştırma yaptı. Bu araştırmaya göre boğazların kapasitesinin yarısı kullanılmakta. Gemi geçişlerinin güvensizliği yeterli bir teknik donanımın eksikliğinden kaynak/anmakta. Boğazlardan geçiş güvenliği için tek taraflı bir eylem yapmamak gerekiyor. Birlikte çalışmak gerekiyor. Böyle bir olumsuz kamuoyu oluşturulması çok tehlikeli olur. Ortak çalışma grubu oluşturulup, boğazlar konusu incelenebilir. Yasak koymayalım, ortak iş yapalım." 4 Kasım'da Tahran'da imzalanan Hazar Çerçeve Konvansiyonu anlaşmasını memnuniyetle karşıladıklarını, bunun bölgenin ortak başarısı olduğunu belirten İran Petrol Bakan Yardımcısı HE Mohammed Nejad ise, Hazar'daki arama çalışmalarında lran ve Türkiye'nin özel bir yeri olduğunu söyledi. Hazar'daki iktisadi kalkınmanın hızlı ve ciddi bir şekilde olacağını ifade eden Nejad, "İran, Hazar'daki ülkeler ve Ortadoğu ülkeleriyle işbirliği için çok iyi bir zemin oluşturmuştur" dedi. Kazakistan Hazar Temsilcisi Ravil Cherdabaev, Kazakistan'ın bağımsızlığını elde etmesinin ardından petrol üretimini ikiye katladığını, yabancı yatırımcıların arttığını, ekonomik bir işbirliği ortamının oluştuğunu belirterek başladığı konuşmasında, Kazakistan'ın hidrokarbon rezervleri, üretim ve yurt dışı ihracat miktarları konusunda bilgi verdi. Kazakistan'ın Tengiz bölgesinden çıkan petrol, Rusya üzerinden batı pazarlarına taşınmakta. Ayrıca Kashagan ve Karacaganak bölgelerinde ciddi çalışmalar söz konusu. Kazak petrolünün bir kısmının BTC Boru hattına bağlanması konusunda da görüşmeler sürdürülüyor. Anlaşmaya varılması durumunda, BTC Projesi AktauBakü-Tiflis-Ceyhan Projesi olarak anılacak. Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Alev Kılıç, konuşmasında, Türkiye'nin bölge ülkeleriyle işbirliği ve ilişkileri konusunda bilgi verdikten sonra, boğazlar konusuna değindi. BTC'nin sadece petrolün dünya pazarlarına aktarılmasına değil, aynı zamanda Türk boğazlarının yükünün azaltılmasına da katkı sağlayacağını belirten Kılıç, Türk boğazlarının doğal bir petrol boru hattı olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı. Önümüzdeki yıllarda Karadeniz'deki petrol trafiği ve kirliliğin artacağına dikkatleri çeken Müsteşar Yardımcısı, by-pass boru hatlarının görüşülmesi gerektiğini belirtti. Konferansın ikinci oturumunda, Türkiye'nin petrol ve doğal gaz arama-üretim ve dağıtım potansiyeli ele alındı. Oturum konuşmacıları TPAO Genel Müdürü Osman Saim Dinç, konuşmasında TPAO'nun Hazar ve Türkiye'deki çalışmaları konusunda bilgi verirken, BOTAŞ Genel Müdürü Nadir Bıyıkoğlu, doğal gaz faaliyetleri ve .___o _o _ğ a_ı _G_az__, L_P_G__ve__Fu_e_ı _o_;ı _o_er_g_i_si _-=•=·=J•=■:;;...._____ _M_ar_t ı _s_a_y ı_9_3 ______ �
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=