Doğalgaz Dergisi 95. Sayı (Mayıs-Haziran 2004)

makale article Tesis Tekniğinin Yaratığı Etkiler Yazan: Steven F. Hayne Binada Mevcut Kalorifer Tesisatının Optimizasyonu Kaynak: TGA Fachnplaner, 8/2003 Çeviren: Korhan Küçümen (Bölüm 2) Mevcut binalarda enerji tasarrufu, gelecekteki görevlerden en önemi/si olacaktır. Burada tesisat branşına çok önemli roller düşecektir. Bina kabuğunun iyileştirme çalışması sonucunda ısıtma tekniğinde Effects of FacilityMethod Optimization of Existing Central Heating System lnstallation in the Building -Part il Giriş Tesis tekniğini en verimli şekile getirebilmek için, tüm sistem ele alınmalı dı r. Eğer sadece, tesiste yer alan "münferit parçaların" sisteme verdiği geniş kapsamlı ve bazen de çok açık bir şekilde görülmeyen etkileri ele alınırsa, enerji tasarruf potansiyelleri en iyi şekilde kullanılabilir. Bunun için burada, tesisi oluşturan parçaların birlikte çalı şmaları ve ileriki bölümlerde yazılım programları ile zaman ve maliyet tasarruflu dönüşüm incelenecektir. 1. Hatırlayalım: Optimizasyonun Gerekliliği ilk bölümümüz yapısal modernleştirmede tesis tekniği nin neden optimize edilmesi gerektiğini anlatmaktadır. Kısaca bilgileri toparlarsak; yenileştirme çalışması sonunda mekanın ısıtma yükü düşecek ve böylece binanın genel olarak ısınması daha düşük kapasiteyle yapılabilecektir. Eğer binadaki mevcut tesisat yeni koşullara uydurulmazsa, aynı (bu güne kadar olan) gücü vermeye devam edecektir. Bunun sonucunda -bazen de fark edilmeden- kullanıcı tarafından gereksiz enerji savurganlığ ı na kadar gidilmesi tehlikesi oluşabilecektir. Bir pompalı sıcak su kaloriferinde, bina kabuğunda yapılan enerjik iyileştirmeler sonucunda, radyatörlerden yeterli ısı verilmesi için gerekli debiler değişir. Bu nedenle de daha önce tam bir hidrolik denge mevcut olsa da artık bu denge kalmaz. Kalorifer tesisatının iyileştirilmesi konusunda hidrolik dengeleme işlemine özel olarak bakı lmalı ve ele alı nmalıdır. 2. Sıcaklık Seviyesi Seçimi İçin Koşullar Yapısal modernleştirme çalışmalarından sonra eski giriş sıcaklığı (ve ayarlaması ) olduğu gibi bırakılırsa, ısıtıcı yüzeyler yeni ayarlama olmaksızın nominal debiler için aşırı ebatlandırılmış konumda olacaktı r. Yeni debilerin tespit edilmesi için, giriş ve dönüş sıcaklıkları belirlenmelidir. Radyatör kapasitelerini yeni oranlara uydurmak için, sistemin sıcaklık farkı (ortalama sıcaklık ile mekan sıcaklığı farkı) düşürülmelidir. Bu, ısıtma eğrisinin uydurulmasıyla mümkün değildir, ancak tesisin tamamını n, tüm radyatörlerin ve "termik açıdan uygun olmayan radyatörlerin "(karşılaştırın Bölüm 1) ele değişiklik yapılmazsa, mümkün ve beklenen enerji tasarrufu hedefleri ayarlanamaz. alınması ve son olarak da yeni ayarlamanın temelini oluşturmak için yeni sıcaklık seviyesinin seçilmesiyle mümkün olur. 3. Sıcaklık Seviyesi İçin Sınır Koşulları Önceden gösterilen ilk bakışta çok çeşitl il i k gösteren sıcaklık seviyesi belirlemesi, kullanıcının getirdiği sınır koşullarıyla, ancak özellikle de tesiste yer alan tesis elemanları ve sistemlerle sınırlandırılmıştır (Şekil 1). Kullanıcı ____. Ara sezonda da hissedilir sıcaklık ------- ısı verme, merkezi olmayan ayarlama ve ısıtma mellyetl tespiti ısıtma maliyeti tespitinin garantili işlemesi Pazarda bulunan en küçük termostat vanalar ve bunların ayar karakteristiği Vana otoritesi ve sonucundaki ayar karakteristiği ısıtma yüzeylerinin ısı aktarma değerleri ve sonucundaki ayar karakteristiği Maksimum uygulanabilir gidiş-dönüş sıcaklık farkı ve çabuk ısınma lsı dajjıtımıt Yardımcı enerjilerın minimıze edilmesi Dağıtım kayıplarının minımıze edılmesi Şebekede basınç artışı ve yol açtı kları Kazanlarda sıcaklık sınırlaması üst ısıl değer kazanlarda en düşük debi Bölge ısıtmasında sıcaklık sınırlaması ısı pompalarında sıcaklık sınırlaması Şekil 1. Yeni sıcaklık seviyesi seçimi için etkenler IIlilJ Mayıs - Haziran 2004 / Sayı 95 ~ - ı.---------------==;;._ _______________ Doğal Gaz Dergisi

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=