Doğalgaz Dergisi 104. Sayı (Temmuz-Ağustos 2005)

Güncel Petrol Mühendisleri Odası Başkanı Mete Topgüder; "Türkiye gerek miktar, gerekse stratejik yön lerdeı önemli enerji kaynaklarının ulaşım yolu olma konumundadır. Türkiye bu konumu ile petrol ve doğal gaz kaynaklarına sahip herhangi bir ülkeden çok daha stratejik öneme sahiptir" şeklinde konuştu. kanunla Türkiye'nin iç kaynakları olan rüzgar, güneş enerjisi gibi konularda belki yeni açılımlar, yeni yatırımlar başlayacak ve bunların da enerji çeşitliliğindeki katkısın ı da önümüzdeki yıllarda göreceğiz. Bu kanundan sonra Meclis'te görüşülecek en önemli kanunumuz Petrol Kanunudur. Kanunun en önemli özelliği, aramaları teşvik etmek amacıyla yabancı sermayenin çekilmesi ve Türkiye'nin potansiyel olarak doğal gaz ve petrol konusunda kaynaklarının ne olduğunun en kısa zamanda belirlenmesi amacını gütmektedir. Bu çerçeveden baktığımızda , yabancı sermayenin ülkede önce araştırma, daha sonra da üretim açısından gerekli adımları atabilmesi için önünü görmesini sağlamaya çalışıyoruz. Bu sadece yabancı sermayenin çekilmesi açı ­ sından değil, yurtiçinde de TPAO'nun haricinde yerli şirketlerimizin de arama konu larında lisans almaları ve gelişmesini ve Kanun çerçevesinde ülkede potansiyel aktörler olarak ol uşmasın ı hedefliyoruz" diye konuştu. Kongrenin düzenleyici kuruluşlarından Petrol Mühendisleri Odası'nın Başkanı Teknik Yaymcılık da standıyla koııferaıısta yerini aldı. 30 "\\.(IOı.! ıl::,...ıı.rnm.tı Mete Topgüder de açılışta yaptığı konuşmada, ekonomik ve siyasi gelişmelere yön verebilecek kadar stratejik olması nedeniyle petrol sektörünün dünya ekonomisindeki eri ve öneminin tartışı lmaz bir gerçek olduğunu söyledi. Petrolün fiyatının 50 doların üzerine çıkmasının, petrol çağını geri getirdiğini ifade eden Topgüder, insanoğlunun son 150 yılda 950 milyar varil petrol ürettiğini ve tükettiğini, dünyada-ise 3 trilyon varile yakın petrol rezervi olduğunun tahmin edildiğini kaydetti. Artan nüfus ve bazı ülkelerdeki ekonomik dengelerin değişimi gibi unsurların etkisiyle petrol gereksiniminin giderek artacağına kesin gözüyle bakıldığını anımsatan Topgüder, "Yapılan araştırmalara göre, dünya günlük petrol talebinin 2030 yılına kadar yüzde 30 artış göstererek, 120 milyon varili geçeceği tahmin edilmektedir. Yine bu zaman içerisinde toplam enerji talebinin yüzde 90'Iık kısmının fosil yakıtlardan karşılanacağı öngörülürken, nükleer-eı:ı.erji kullanımının gerileyip doğalgaz talebinin hızla büyüyeceği düşünülmektedir. Dünya hakimiyeti için Avrasya'yı, Avrasya hakimiyeti için de "Büyük Ortadoğu"yu kontrol etmenin zorunluluğunu hisseden egemen güçler, bu yolla stratejik bir madde olan petrole ve ona ulaşım yolları üzerinde gerekli kontrolü sağlayarak, rakipleri karşısında stratejik üstünlük kurmayı amaçlamaktadır. Petrol Mühendisleri Odası Başkanı Mete Kopgüder Türkiye gerek miktar, gerekse stratejik yönlerden önemli enerji kaynaklarının ulaşım yolu olma konumundadır. Türkiye bu konumu ile petrol ve doğal gaz kaynaklarına sahip herhangi bir ülkeden çok daha stratejik öneme sahiptir" şeklinde konuştu. EPDK Başkanı Yusuf Günay da yaptığı konuşmada, petrol sektörünün lisanslandırması ve piyasa denetimi ile ilgili çalışmaları anlattı. Bugüne kadar 1 O bin 500'ü akaryakıt bayii olmak üzere 11 bini aşkın piyasa oyuncusunu lisa nslandırdıklarını belirten Günay, "Çıkardığımız yönetmelik ile piyasada her aşamada ürün ve kalite denetimi yapılabilmesini ve yurt içinde kaçak akaryakıt pazarlanmasını engellenmeyi amaçladık. Ayrıca standart dışı olan akaryakıtın diğer akaryakıtla harmanlanarak sat ı ş ı nın engellenmesini, ÖTV'siz akaryakıtı n yurt içinde pazarlanmasının durdurulmasını ve standart dışı faaliyet gösteren tesislere yaptırım getirilmesini hedefledik. Bu konuda Kanun1 et as 2005 Yıısııf Giiııay EPDK Başkanı. da "ulusal marker diye bir sistem tanımlanıyor. Ulusal marker, yurt içinde pazarlanacak akaryakıtın diğerlerinden ayırt edilebilmesini sağlayacak kimyasal bir madde. Bu kimyasal madde akaryakıta gümrük girişlerinde ve rafineri çıkışlarında eklenecek. Ulusal marker kullanımı, serbest dolaşımdaki akaryakıtın gümrüklü mal olup olmadığını n tespit edilmesini, rafineri orijinli akaryakıtın vergili olup olmadığının tespit edilmesini sağlayacak. Ayrıca serbest kullanımdaki akaryakıtta yasa dışı karışım ya da hile bulunup bulunmadığı da tespit edilecek. Ulusal marker uygulamasına yönelik çıktığımız ihaleyi Nisan ayı sonunda gerçekleştirdik. ihaleyi kazanan şirketle sözleşme imzalanmasına yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Uygulamanın 1 Temmuz 2005 tarihinden itibaren başlatılmasını planlıyoruz" dedi. Ulusal marker uygulaması ve denetim çalışmaları için önümüzdeki günlerde ilgili kamu kurumları ile protokoller imzalayacaklarını ifade eden Günay, Sanayi Bakanl ığı, Jandarma Genel Komutanlığ ı ve Emniyet Genel Müdürlüğü ile birlikte imzalayacakları protokollerin taslaklarının Kurul tarafından onaylandığını, önümüzdeki günlerde bu protokollerin imzalanacağ ı nı ve piyasada denetimlerin etkin bir şekilde başlatılacağını kaydetti. Piyasanın yıllarca birikmiş sorunlarının bugünden yarına hemen çözüme kavuşmayacağının farkında olduklarının altını çizen Günay, "Bunun için piyasa oyuncu ları ile birlikte bir koordinasyon içerisinde çal ışmaları mız devam edecek. Belki bu açıdan biraz daha zamana ihtiyaç olduğu söylenebilir. Ancak p iyasanı n yönlendirme, gözetim ve denetim faaliyetlerinin etkin bir şekilde sürdürülmesi için yoğun bir çaba harcamamız gerektiğinin de farkındayız. Sektörün katkısı ve desteğini alarak kanuni sorumlu lu klarımızı yerine getireceğiz" dedi.■ Haber: Şerife Yıfıll{tZ Doğal Gaz Dergisi Sayı 104 / Temmuz-Ağustos 2005

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=