Doğalgaz Dergisi 119. Sayı (Aralık 2006)

Sektöre! Forum Bütün bu hesapları çok iyi yapan büyük doğalgaz üreticilerinin korktukları rakip kömür değil, nükleer enerji. Nükleer enerjinin Kyoto yükümlülüğü getirmemesi (Neredeyse nükleer üretime CER Sertifikası verilecek) dünyada enerji kaynakları fiyatının yükselmesi ve çok şükür 20 yıldan beri önemli bir nükleer santral kazası yaşanmaması, tüm ülkeleri, nükleer enerji politikalarını gözden geçirmeye itmiştir. t Yüksek titanl ı, nikelli ve tungstenli alaşımlara gidilmesi. t Yanma odasında (combustor) 1600 0 C'ye kadar dayanıklı malzemelerin kullanılması. t Yanma odası brülörlerinin premix dizaynında yapılan R&D çalışmalar sayesinde, NOx miktarının 5 ppm'e düşürülmesi. Bu çalışmalar sonuda, 1990'11 yıllarda %30'Iarda olan basit gaz türbin çevrim randımanları, 2000'in başında %40'Iara, son 2 yıl içinde de %44-45'e ulaşmış bulunmaktadır. Bunun anlamı doğalgaz tüketiminin %1 O azalmasıdır. Bu durum doğalgaz fiyatının % 1 O azalması ile eşdeğerdir. Böyle bir azalma, kömüre geçtikleri için, Kyoto baskılarından iyice bunalan elektrik santrali yatırımlarında yeniden doğalgaza geçme eğilimi yaratmıştır. Şimdi Ne Olacak? Dünya'da doğalgaz tüketiminin %45'i elektrik üretiminde kul lanılmaktadır. Elektrik üreticilerinin bu yeni eğilimi, düşen petrol fiyatları paralelinde ve dünya genelinde düşüşe geçen doğalgaz fiyatlarını duraklatabilir. -! Doğa l Gaz Dergisi, 2006/12 Brüksel'deki "Gaz Türbinlerinin Geleceği Konferansı"nda bütün bunlar tartışıld ı ve şu sonuca gelindi. 1. Dünya'da her yıl %2,7 artmakta olan doğalgaz tüketim artışı 2005'te %2,4'e, 2006'da %2,0'ye inmiştir. Tüketim artışı yavaşlıyor ama tüketim artmaya devam ediyor. Bu düşük hızla artışta bile, 2030 yılında doğalgazın tüm fosil yakıtlar içindeki payının %24'ten %32'ye yükseleceğinde mutabakat var. Petrolün payı ise, aksine %40'dan %37'e düşecek. Yani doğalgaz, petrol gibi 2. stratejik enerji kaynağı olma ayrıcal ığını sürdürecek. 2. Doğalgazın bize sunduğu avantajların önemi, onu kullanmak için kendini zorlayan elektrik üreticilerini yeni R&D masraflarına iterken, ortaya çıkan randıman ve kapasite kazanımları doğalgaza talebi arttırmaya devam ediyor. Dolayısıyla, fiyatlar petrolden etkilense bile daha fazla düşmez görüşü var. Ayrıca büyük doğalgaz üreticilerinin (Rusya, Cezayir, İran, ABD, Norveç, Katar vs.) sayısının azlığı ve bilinen rezervlerin bugünkü tüketim miktarıyla (3, 7 trilyon m3/yıl) ancak 60 sene yetebileceği hesabı, bu stratejik malın değerini daha da arttırıyor. 3. Bütün bu hesapları çok iyi yapan büyük doğalgaz üreticilerinin korktukları rakip kömür değil, nükleer enerji. Nükleer enerjinin Kyoto yükümlülüğü getirmemesi (Neredeyse nükleer üretime CER Sertifikası verilecek) dünyada enerji kaynakları fiyatının yükselmesi ve çok şükür 20 yıldan beri önemli bir nükleer santral kazası yaşanmaması, tüm ülkeleri, nükleer enerji politikalarını gözden geçirmeye itmiştir. İngiltere, İtalya, Avustralya, Almanya, Brezilya, İsveç daha önce durdurduğu nükleer santral yapımlarını yeniden gündeme taşımaya başlamıştır. Ülkemizde de nükleer santrale sempati ile bakılmaya başlanmıştır. Sonuçta nükleer enerjinin, doğalgaz fiyatlarının aşırı ısınmasını soğutacak alternatif bir enerji kaynağı olacağı düşüncesi giderek yaygınlaşmaktadır . ...ı(

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=