r~ Panorama yoksa yeni hidrojen hattı döşemek mi, bu tespit edilecek. Hidrojenin moleküler yapısı doğalgaza göre çok büyük olduğu için doğalgazda kullandığınız kompresör ya da başka tarz ürünleri kullanamazsınız. Hidrojenin moleküler yapısı çok küçük. Tabi ki revizyonlar gerekiyor. Ancak hidrojen de doğalgaz gibi borularla aktarılabilecek. Bunun bir finansal maliyeti olacak. Bilimsel olarak bunun yapılabilir olduğunu göstermekten öte işin finansal boyutu çok önemli. Finansal boyutları şu anda göz ardı edersek hidrojenin borularla taşınması elbette mümkün ama göz önüne alırsak subvanse gerektiren bir durum ortaya çıkıyor. Bilimsel çalışmalarda en önemli konu, projeyi uygulayan bir firma olmasıdır. Bu projenin uygulayıcı firması İGDAŞ. Bundan dolayı da burada edinilen bilgiler hiçbir zaman suya yazılmıyor. Bunlar kalın harflerle doğalgaz boru hatlarına yazılıyor. Burada edindiğimiz tecrübe yarın mutlaka katma değer olarak bize geri dönecek. Dev Projede İki Açılım Projenin diğer sorumlusu İsmail Bican da, projenin iki açılımı hakkında bilgiler veriyor. Projenin iki açılımı var. Doğalgaz boru hatlarının kullanımının araştırılması ve belirli oranlarda doğalgazın içine hidrojen karıştırılması. Doğalgaz tükenecek bir kaynak. Bu durumda doğalgaz boru hatları da atıl duruma düşecektir. Bu atıl durumu ortadan kaldırmak için mevcutların kullanılması var. İkincisi ise, bundan sonra döşenecek boru hatlarının hidrojen taşımaya elverişli olarak yapılması var. Hidrojen taşımacılığı doğalgaz taşımacılığından çok daha yüksek standart ve kalite gerektiriyor. Doğalgazı taşıyacağınız borulara bu standardı uygulamak uygun olur mu? Bunu araştırmak gerekiyor. Ama eninde sonunda tükenecek bir _ , Doğal Gaz Dergisi, 2006/12 kaynak için bu tür araştırmaları yapmak son derece doğru. Öte yandan enerjiyi nakletmek için ya elektriğe çevirip elektrik nakil hatlarıyla taşımanız gerekiyor ya da enerji taşıyıcı olarak hidrojeni kullanmanız gerekiyor. Açıkçası başka yol da yok. Ya sı kıştırıp depolamak ya da soğutup depolayıp taşımak boru hatlarına göre yapılabilir değil. Gelecekte doğalgazın yerine hidrojenin kullanılacağını düşündüğünüzde boru hatlarından başka alternatifiniz kalmıyor. Projede diğer ortaklar gibi bizim de bir görevimiz var. Şu anda malzeme testlerini yapıyoruz. Bunu kendi imkanlarımızla yapmaya çalışıyoruz. Bu imkanlar Türkiye'de çok sınırlı sayıda var. Boru hatlarının yorulmaya karşı dayanıkl ığının test edildiği sistemler var. Bu sistemlerin bir benzeri TAİ'de var, bir benzeri de Boğaziçi Üniversitesi'ne kurulacak. Sistemin adı; Direct Current Potential Drop (DCPD). Çatlak ilerlemesinin test edildiği ve ölçüldüğü bir sistem. Bu konuda TÜBİTAK'a bağlı Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME) ile ortak çalışıyoruz. UME'nin empedans ve kuwet laboratuvarlarıyla birlikte çalışarak DCPD sistemini yerli olarak imal edecek durumdayız. Yurt dışından geliş fiyatları çok yüksek. Türkiye Teknoloji Kazanacak Proje kapsamında yapılan çalışmaların bir ileri aşaması da uzay ve uçak sanayii. Ayrıca doğalgaz borusu üreten firmalar için de çok önemli bir proje. Kısacası bu çalışma Türkiye'ye teknoloji kazandıracak. Projenin başarıya ulaşması, Türkiye'nin bu proje için AB 6. Çerçeve Programı'na yatırdığı parayı da boşa harcamaması anlamına gelecek. Teknolojik çalışmalar bazen hiç kazandırmazken bazen ı 'e l 000 kazandırabiliyor. Natural-Hy Projesi, bir yapılabilirlik projesi. Biz bundan bir çıkarıma ulaştık. Hiçbir sonuca ulaşamasak bile elimizde bir test sistemi ve test prosedürü var. öte yandan projeyle ilgili tüm ortakların çalışmalarına da ulaşacağız. Bu da önemli birbilgiye ulaşmak, projenin sonuca ulaşılıp ulaşılamadığını görmek demektir. Proje, ileride hidrojenin var olacağını varsayıyor. Ama şu anda ortada hidrojen kaynağı yok. altyapılar kolay üretilen şeyler değil. İleri teknolojiler, hep ileride olmak zorundadır. Hidrojeni elde ettiniz, üretim santrallerini kurdunuz, fakat bunların dağıtım altyapısını tamamlamak çok uzun zaman alacaktır. Şimdiden ona hazırlık yapıp, zaman kaybı nı ortadan kaldırmak amaçlanıyor. Projeyi değerlendirecek olursak, sadece olabilirlik için 5 yıl araştırma yapılacak. Altyapıda iyileştirmeler, uygulanacak standartların ortaya çıkarılması, yeni prosedürlerin geliştirilmesi gibi süreçler 20 belki 30 yıla yayılacak. Bu arada da, hidrojen eldesi probleminin çözülmesi öngörülüyor. -<il(
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=