■ ■ DOĞALGAZ DERGİSİ 160 •■ ŞEHiRLERDE DOĞALGAZ ■ sfizeibkei poloalrmaukşttaumr. amen bozulmasına Tek Çözüm Doğalgaz b D T i r o r a ğ b s u z o o n K n u a cr ş u a e d h e o i n l r a iz n m ' , i n e ör c k z o e e ğ z ll r l i e k a l r f e i i n y d R a e i p zı e h s ı a n v v ı e n a l bs il i u i r ğ k i dü n a l i a n h s a y y o l ü k n k ım u se n ız k uı n n d ö a ü z z z e e ol y li l l k m e le r a d s g eı e , l o e h l a c m e v a a ğ s im ı k n i i r a z oy öl annd çeoectuk ki l el anr mı meı zs iı nn es ay oğ ll ı ğa ıçnmı oa lkut ma dsı ur . z "' Roma İmparatorluğu ve Osmanlı döneminde eyalet merkezi olmuş, Ortaçağ'da bir Rum imparatorluğuna başkentlik yapmış Trabzon; yaylacılık teknikleri, yaşam tarzı, köy mimarisi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra pek çok tarihi yapıya da ev sahipliği yapıyor. Bunlardan en önemlisi hiç şüphesiz ki dağların içine oyulmuş dışarıdan bakanların hayretle nasıl yapıldığına anlam veremediği bir kartal yuvası görünümündeki Süme /a manastırıdır. Yemyeşil bir vadiden uğultulu sesler çıkararak akan bir derenin hemen yanındaki bir patikadan, kuş sesleri eşliğinde, yaklaşık yarım saatlik bir yürüyüşle kiliseye varmak mümkün. Ancak bunun için ciddi bir yorgunluğu da göze almanız gerekiyor çünkü o dar patikadan manastıra doğru çıkarken sık sık 'nerede bu manastır' dememeniz kaçınılmaz. Ancak manastırı gördüğünüz o an, içiniz şaşkınlıkla beraber mistik bir duyguyla kaplanıverecek. Dudaklarınızın arasından ilk dökülecek cümle ''insanın Allaha yakın olacağı bir yer varsa o da burası" olacaktır. Zira Maçka'nın 17 kilometre güneyinde Altındere köyü'nde, Meryemana (Panagia) deresinin batı yanında, Mela Dağı'nın deniz seviyesinden ç zÇ e ı e n b v i kr le e u n c ll i a b vn i e r ı m y h a a o k v r ı a t a n t ü kın r ir ü ı l n il o i ğ 2 la i 0 n ö1 n d 1 ü o y n ğı e a lı ln g g d e a a tdüamh as i üv isl tt ospel vuimy eöl er gr eü t ul el rai nş mi n avseı rieç si n m m ı i n k a u r ö u n l c u ü ş l l ü a k r ı n e t d m o e ğ s a i lg g a e z r e k k u m l l e a k n t ı e bd ui ğneur ny ay ak ınt lı an rdaa gdöor ğea lcgaazzi p f i yb ai r t ı sneı n Dvioyeğdaedotsuttuu lomlaasnı dogğear elgkamzeınk t eydaiyr . gın kullanıma sahip olması ve va1, 150 metre yükseklikteki kayaları oyarak ve doğal mağaralardan da faydalanılarak yapılmış Rumca karanlık, siyah anlamına gelen ''melas" kelimesinden gelen Sümela Manastırı dünyevi her şeyden uzak sadece ibadet etmek için bulunmaz biryer. Kilisenin Ms. 375-395 tarihleri arasında inşa edildiği sanılıyor. Anadolu'da sıkça rastlanılan Kapadokya kiliseleri tarzında yapılmış olan kilisenin ilk kuruluşu ile manastır haline dönüşümü arasındaki bin yıllık dönem hakkında fazla bir şey bilinmiyor. Karadeniz Rumları arasında anlatılan bir efsaneye göre Atinalı Barnabas ile Sophronios adlı iki keşiş aynı rüyayı görmüşler; rüyalarında, Hz. İsa'nın öğrencilerinden Aziz Luka'ın yaptığı üç Panagia ikonundan, Hz. Meryem'in bebek İsa'yı kollarında tuttuğu ikonun bulunduğu yer olarak Sümela'nın yerini görmüşler. Bunun üzerine birbirlerinden habersiz olarak deniz yoluyla Trabzon'a gelmiş, orada karşılaşıp gördükleri rüyaları birbirlerine anlatmış ve ilk kilisenin temelini atmışlardır. Sümela manastırına ormanın içinden normal bir yürüyüşle yarım saatte ulaşılabilir. Seksen sekiz basamaklı bir merdiveni geçerek girilen manastırın girişinde sağ tarafta "Sümela kitaplığı" yazılı kütüphanesi bulunuyor. 30 Doğal Gaz Dergisi Ocak - Şubat/ January - February 2011 ti laen db aö şl gl aermı mi zıiznı nç o kb i ldi na çh lae nt ed imr i ilzm ebsi ri r bh ı i a m r v ı da z ü y ın n a y s d a a a y h h ai a p s a o te h lm m ip a i z os ı l v n m e ı a v y s e ı a n ş çı a o h n c e u a d k b e l i a l f ir lemekteyiz. L f a i s a a l i n y e s t l a e l r a i m n ı i m z i ı z K d a a z a t ü n m c ı ç H a o l ı l ş d m i n a g a v i e ldei sğii nsi no rbuimr lfuelrudki ov el mbai ml i nı zç ıl en tdi tai z lvi kelre sürdürmekteyiz.■ Ayazma ise girişin sol tarafında kutsal ve içilebilecek temizlikte su olup 100 metre yükseklikteki kayalıktan damlıyor. Aşağıda tam kayanın sol tarafında mutfak ve tabii çeşme bulunuyor. Bu çeşme kısmı bugün harap bir durumda olduğu için kullanılamıyor. Mutfak kısmının üzeri tonozlarla örtülü olup yapının kemer bağları taştan ve iki taraftan aydınlatılıyor. Şu anda görülmesi mümkün olan fresklerin birçoğu 1710 ve 1740 tamiratından bugüne kadar gelebilmiş olanlar. Asıl kilise fresklerle kaplıdır. İçeride mağaranın güney bölümünde kayaya oyulmuş duvar hücresi bulunuyor. Dışarıda ise 18. yüzyıldan kalma bir zamanların kapellası olan bir kilise var. Kiliseye yakın doğu cephesinde giriş yolu, manastırın çan kulesi ile desteklenmiş bir durumda. Çan kulesinin hemen yanında içindeki fresklerin halen sağlam olduğu günah çıkarma yeribulunuyor. Yukarı kısımlarda ise, keşiş odaları ve küçük kiliseler mevcut. Eğer Trabzon'a yolunuz bir şekilde düşmüşse ne yapın edin gezi planlarınıza Sümela Manastırı'nı da dahil edin. Sırf insan azminin ve inancının nelere kadir olabileceğini görmek için bile bunu yapmaya değer. ■
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=