■ •■ DOĞAL GAZ DERGİSİ 182 •■ MAKALE ■ Ynpı�al Senn:ıye Orgauizasyonel PPrformaıı� pazarda mevcut ürün ve hizmetlerden daha farklı, daha üstün ürün ve hizmetler meydana getirmek, daha üstün teknoloji, servis ve süreçler geliştirebilmek ve bunları organizasyonel sonuçlar üzerine açıkça yansıtabilme becerisidir. Odaklanma, hedefler üzerinde yoğunlaşarak, bütün stratejilerin bu hedeflerle bağlantılı olarak oluşturulmasını ifade eder. Şekil 5. Entelektüel Sermaye ve Organizasyonel Performans ilişkisi22 Performans, bir bireyin sahip olduğu potansiyel veya reel bilgi, beceri ve kabiliyetlerini hedeflerine veya beklentilerine ulaşabilmek için ne ölçüde kullanabildiğini tanımlamaktadır21 . Kızasyona etkili bir şekilde sağlanamadığı bir durumda, Porter'in yaklaşımlarının uygulanabilme imkanı da olmayacaktır. Organizasyonel performansa yönelik stratejiler entelektüel sermaye saca, sahip olunan kapasitenin kulla- yaklaşımının öngördüğü biçimde şenılabilme oranıdır. Buradan hareketle paralelde organizasyonel performans kavramını, organizasyonun sahip olduğu bilgi, maharet ve kabiliyetlerini hedefleri doğrultusunda kullanabilme oranı olarak tanımlamak mümkündür. Bir organizasyonun temel dinamikleri olan insan sermayesinin, yapısal sermayenin ve ilişkisel sermayenin şekillendirilmesi ve yönetilmesi, taşıdığı potansiyelin açığa çıkarılabilmesi, doğrudan organizasyonel performansa yansıyacaktır (Şekil 5). İşletme dışı çevresel koşullardan gelen fırsatların değerlendirilmesi ya da tehditlerin bertaraf edilmesi için işletme içi koşulların mümkün olan en üst düzeyde iyileştirilmesi gerekir. Bu noktada, entelektüel sermaye kavramı, Porter'in organizasyonların rekabet gücü kaynaklarına ilişkin genel kabul gören yaklaşımlarının arka planını temsil eder. Maliyet liderliği, farklılaştırma ve odaklanma stratejilerinin temelde dayandığı zemin, insan sermayesi, yapısal sermaye ve ilişkisel sermayenin oluşturduğu yapıdır. İnsan sermayesinin etkin kullanılmadığı, kullanılsa bile yapısal sermaye ile desteklenmediği, desteklense bile yaratılan sonuçların ilişkisel sermaye tarafından "katma değer" olarak sunulamadığı veya organizasyon süreçlerini şekillendirecek bilgi akışlarının organıkillendirildiğinde, tüm organizasyonlar için rekabet gücü, verimlilik, etkinlik, yenilikçilik gibi birçok alan için hedeflere yönelik temel bir yetkinlik alanları meydana getirilmiş olacaktır. Günümüzün küreselleşmiş rekabet ortamında insan sermayesinin verimsiz kullanma lüksü bulunmamaktadır. Organizasyonlar, bünyelerinde bulunan insanların tamamını süreçlerin bütününe dahil etmeli ve onların sahip olduğu fikirlerden, yeteneklerinden, deneyim ve becerilerden en üst düzeyde yararlanma yoluna gitmelidirler. Bu çerçevede organizasyon üyelerini cesaretlendirici ve teşvik edici genel bir örgütsel atmosfer oluşturulmalıdır. Mesleki yeterliliğe, bilgi üretimine, yetenek/beceri oluşturmaya yönelik çalışmalarla insan sermayesinin farklı özelliklere sahip boyutları ortaya çıkarılmalıdır. Söz konusu boyutlar teknik bilgi, eğitim, girişimcilik ve katılımcılık coşkusu, buluşçuluk, kabullenici ve reddedici yetenekler, değişimcilik ve yenilikçilik şeklinde verilmektedir23 , Bununla birlikte, insan sermayesinin tek başına ele alınarak etkinliğinin üst düzeylere çıkarılması, organizasyonel performans ve rekabet gücü açısından etkili sonuçlar yaratmada yetersiz kalacaktır. İnsan sermayesi tarafından kullanılan temel enstrüman yapısal sermayedir. Yapısal sermaye, bir yanDoğal Gaz Dergisi Ocak - Şubat / January - February 2014 dan insan sermayesinin sahip olduğu potansiyeli ortaya çıkartacak, diğer yandan da ilişkisel sermaye ile sağlanan bilgileri değerlere dönüştürecek bir mekanizmadır. 6. İGDAŞ'ın Entelektüel Sermaye Deneyimi Türkiye'nin en büyük metropolü olan İstanbul'a doğalgaz hizmeti vermek İGDAŞ için organizasyonel performansını arttıracak yöntemleri bulmak ve geliştirmek açısından zorlayıcı pir etken olmuştur. Ekonomik ve insan gücü açısından kısıtlı kaynaklara sahip olunan bir dönemde büyük miktarlarda yatırımlar yapılmış ve hızlı bir büyüme gerçekleştirilmiştir. Bu büyüme döneminin belirleyici göstergelerinden birisi de sektör tecrübesi olmayan binlerce çalışana yönelik eğitim faaliyetlerinde kendini göstermiştir. Öğretim kurumlarından alınmış ham bilgilerden başka bir şeyi olamayan çalışanlarını doğalgaz işletmeciliğinin gerektirdiği yetkinlik seviyesine ulaştırmak için büyük miktarda eğitim hizmeti alınmıştır. Uygulamalı olması doğal olarak zorunlu olan eğitim çalışmaları ilk dönemde büyük çoğunlukla yurt dışında gerçekleştirilmiştir. Yine bu dönemde kendi çalışanlarının yanı sıra diğer doğalgaz dağıtım şirketlerinin de personellerine de eğitim vermek amacıyla bir doğalgaz eğitim merkezi kurulmuştur. Böyle bir eğitim tesisine sahip olunması sayesinde ulusal meslek standartlarının oluşturulması, mesleki eğitim veren orta dereceli kurumlarının eğitim programlarının geliştirilmesi ve Avrupa Birliği
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=