
İpragaz Dökme Gaz Satış Grup Müdürü Kemal Güveli: "Türkiye LNG Pazarı İçin İki Yeni Açılım Mevcut"![]()
Son dönemlerde Türkiye LNG pazarında, iki yeni segmentte yeni uygulamalar duymaya başladık. Bu yeni iş modellerinden ilki; iletim boru hatları ile doğalgazın taşınamadığı ya da taşınmasının verimli olmadığı yerleşim merkezlerine doğalgaz dağıtımının gerçekleştirilebilmesi için dökme LNG’nin tercih edilmesi; ikinci ve belki de daha önemli iş modeli ise tüm dünyada da hızla büyüyen ağır ticari araçlarda yakıt olarak LNG kullanımı. Pazara yeni açılımlar getiren bu iki iş modelinde de faaliyetleri bulunan İpragaz’ın Dökme Gaz Satış Grup Müdürü Kemal Güveli ile bu iki yeni açılım ve detayları hakkında konuştuk.
İzmit Kefken’e doğalgaz konforunu LNG ile götürdünüz. Öncelikle bu iş modelinin, getirdiği avantajları ve detaylarını anlatabilir misiniz? Bu kapsamda dağıtım şirketleri bugüne kadar yaklaşık 10 ilçe için ihale yaptılar. Biz de bu ihalelerden dünyanın önde gelen enerji şirketlerinden ENGIE Grup bünyesinde Kocaeli'de doğalgaz dağıtım faaliyeti gösteren İZGAZ’ın, Kefken için açtığı ihaleyi aldık. Yıllık 5,1 milyon kWh ya da diğer bir deyişle 480 bin metreküplük doğalgaz alımını içeren bu ihale kapsamında, 28 Ağustos’taki ilk teslimatımızı gerçekleştirerek çalışmaya başladık. Bu yeni iş alanının avantajlarını farklı perspektiflerden sıralayacak olursak bu model: tüketicilere doğalgaz kullanım konforunu hızlı bir şekilde elde etmelerine imkân sağlıyor, dağıtım şirketleri için altyapı yatırımlarında optimizasyona imkân veriyor ve LNG şirketleri için ise pazarı büyütebilecek bir fırsat olarak karşımıza çıkarıyor. Ayrıca ülke ekonomisi açısından da değerlendirildiğinde de kaynakların verimli kullanılması noktasında önemli faydalar içerdiğini söyleyebiliriz.
Bu model nasıl çalışıyor? Genellikle bu depolama ve gazlaştırma sistemlerinin yatırım ve işletme sorumluluğunu dağıtım şirketleri üstlenmekte olup LNG tedariki için ihale yoluna gidiliyor. Dağıtım şirketlerinin düzenlediği bu ihalelerin süreleri depolama ve gazlaştırma sistemlerinin yatırımının kimin tarafından yapıldığına bağlı olarak 1 ila 5 yıl arasında değişebilmektedir. Gerek LNG gerekse de CNG’nin boru hatlarıyla temin edilen doğalgaza kıyasla maliyetlerinin daha yüksek oldukları biliniyor. “Dağıtım şirketleri bu maliyet farkını abonelerine ve nihai tüketicilere nasıl yansıtıyorlar?” diye bir soru akla gelebilir. Buradaki uygulama da EPDK’nın usul ve esaslarında son derece açık bir şekilde düzenlenmiş durumda. Dağıtım şirketleri bu ilçe özelindeki maliyet farkını EPDK koordinasyon ve denetiminde, kullanım bedeline eklemek suretiyle doğalgaz dağıtım bölgesindeki tüm tüketicilere yansıtabiliyor ve böylelikle tüm aboneler arasında bir fiyat eşitliği sağlanıyor.
Bu modelin farkı, avantajları nelerdir? Bununla birlikte bu modeldeki yatırım, sökülüp başka bir yerde kullanıma da müsait. Bu sistemin avantajını çok daha önemli, çok daha efektif kılıyor. Dolayısıyla hem çok daha az ve hem de farklı noktalarda tekrar kullanılabilen bir yatırımdan bahsediyoruz. Örneğin bizim hizmet verdiğimiz Kocaeli’ndeki işbirliğinde; önümüzdeki süreçte İZGAZ, Kefken’e iletim hattını götürüp bağlasa ve mevcut LNG tesisini buradan söküp ihtiyaç duyulan başka bir noktada tekrar kurarak hizmet verebilir. Yani bu modelde yatırımın ve tesisin yeniden kullanılabilme, değerlendirilebilme avantajı da var. Bölgeye doğalgaz ana boru hattı çekilmesinin verimli olmadığı yerleşim merkezlerinin yanı sıra bazen de zorlu coğrafyalar, konvansiyonel alt yapıyı imkânsız kılıyor. Kimi zaman da arazi ya da güzergahın SİT alanı olması gibi sorunlar, boru hattı kurulmasını yasal olarak da engelleyebiliyor. Bu model, tüm bunların da önüne geçiyor. Bu modelde taşıma ile tedarik söz konusu, ama sorunsuz işleyen bir sistem. İpragaz olarak birçok alanda olduğu gibi dökme LNG’de de öncülüklerimiz bulunuyor. Uzun yıllardır bini aşkın müşterimize Türkiye’nin her noktasına yıllardır dökme LNG taşıyoruz. LNG’de de 7/24 hizmet veren, bu kabiliyet ve tecrübeye sahip, uzman bir markayız. Türkiye enerji sektörünün 57 yıllık köklü geçmişe sahip, adı kalite ve güven ile anılan bir markasıyız. Doğal olarak LNG’nin yeni açılımı olan bu iş modelinde de yeni açılacak ihalelere de, bu uzmanlığımız, tecrübemiz ile talibiz.
Türkiye LNG pazarı için bir diğer ve daha önemli açılım ise ağır ticari araçlarda kullanımı. İpragaz, ilk LNG’li çekicisini filosuna kattı. Bu alandaki yaklaşımınız, stratejiniz nedir? Biz de İpragaz olarak birkaç ay önce, doğrudan LNG ile çalışan bir çekiciyi lojistik filomuza kattık. Şu an Türkiye karayollarında LPG taşıyor. Bundan alacağımız sonuçlarla – ki olumlu olacağını öngörüyoruz – zaman içinde filomuzu LNG’li araçlarla güçlendirmeyi hedefliyoruz.
LNG’li ağır ticari araçların dizel muadillerine göre sağladığı avantajlar neler? LNG’nin ağır ticari araçlarda kullanımı, ekolojik açıdan da çok önemli kazanımlar getiriyor. LNG’li araçlar, dizel yakıtlı muadillerine oranla yüzde 99 daha düşük partikül ve yüzde 90 daha az azotdioksit (NOâ‚‚) salınımı gerçekleştiriyor. Bununla birlikte biyometan kullanımına da olanak sağlayan bu araçlar, 71 desibelin altında sessiz çalışma ile gürültü kirliliğine de yol açmıyorlar.
Türkiye’de ağır ticari araçlarda LNG kullanımıyla ilgili öngörüleriniz nelerdir? Hatırlayacağınız gibi benzinli motorlarda LPG kullanımı yani otogaz da benzer avantajlar sunuyordu ve Türkiye’de önemli bir kabul gördü. Bugüne geldiğimizde Türkiye otogaz pazarı, 4.7 milyon araç ile istasyon sayısı ve tüketim miktarı ile dünyanın ilk birkaç pazarından biri konumunda. LPG’li araç sayısında dünya lideriyiz. Türkiye, aktif sektörlerinden lojistik ve ulaşım alanlarında da çok önemli bir araç parkına sahip. LNG’li araçların ilk yatırım maliyetlerinin biraz daha aşağıya gelmesi ile birlikte sağlanan yakut tasarrufu araç yatırım geri dönüş sürelerini kabul edilebilir ticari seviyelere çekecektir. Dolayısıyla ağır ticari araçlarda LNG’nin yakıt olarak kullanımının, ülkemizde de orta ve uzun vadede büyüyeceğini öngörüyoruz. Bu da uzun vadede Türkiye LNG pazarında; ülkemizi ilgili alanlarda dünyada ilk sıralara taşıyan bir sonuca yol açabilecektir. İpragaz, 1996 yılında Türkiye’nin ilk resmi ruhsatlı otogaz istasyonunu açmasından bu yana yaklaşık 5 milyar litrelik otogaz satışı gerçekleştirmiş, bugüne kadar yaklaşık 140 milyon araca yakıt ikmali yapmış, bu alanda da engin bir tecrübeye ve önemli bir uzmanlığa sahip bir marka. Keza Türkiye’de LNG pazarına da önemli katkılarda bulunmuş, öncülük yapmakta olan bir markayız. Dolayısıyla tüm bu tecrübemiz ve uzmanlığımızla; LNG pazarına yeni ve önemli bir açılım sağlayacak olan Türkiye’de ağır ticari araçlarda doğalgaz kullanımı ve gelişimi konusunda da öncü ve aktif bir rol oynayacağımızı net bir şekilde belirtmek isteriz. İlginizi çekebilir... İSKİD, İklimlendirme Zirvesi Sektör Liderlerini, Bakanlık Bürokratlarını ve Daire Başkanlarını Bir Araya Getirdiİlk Kez, 5 Mayıs 2025 Tarihinde Hilton Convention Center'da Büyük Bir Başarıyla Gerçekleşen İklimlendirme Zirvesi Hakkında, İSKİD Başkanı Tunç Kor... Escon Enerj, CEO'su Onur Ünlü: "Doğru Kojenerasyon Tasarımı Maksimum Verimlilik Sağlar"Dergimizin sorularını yanıtlayan Escon Enerji CEO'su Onur Ünlü ile ülkemizdeki enerji verimliliği potansiyeli ve Escon Enerjı'nin hedeflerini ... Bilal Sezer: 'Tekhnelogos Olarak, Yazılım Geliştirme Süreçlerimizde Güvenilirliği ve Performansı Ön Planda Tutmayı Hedefliyoruz'Tekhnelogos Yazılım Teknolojileri Koordinatörü Bilal Sezer doğalgaz sektörü için geliştirdikleri proje onay süreçlerinin kolayca yönetildiği ZetaCAD v... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.